Yüreklerimiz “FAST”, Aşklarımız “GÜNLÜK”

Yüreklerimiz “FAST”, Aşklarımız “GÜNLÜK”

Hediye ve tüketim için oluşturulan özel günlerden biri olsa da 14 Şubat Sevgililer Günü, temasında sevgi olan her şeyin yüce ve güzel olduğu düşüncesinden hareketle, gerçek sevgi üzerine yazmak istedim bugün.

HAYAT, DOĞUMLA ÖLÜM ARASINDAKİ YOLCULUKTUR. Yaşadıklarımız yolculuğumuzu bazen tatlı, bazen acı kılar. Yolculuğumuzu güzel yapan en değerli varlıklarımız hayatımıza anlam katanlardır. Bu yolculukta bizlere eşlik eden ailemiz, eşimiz, sevgilimiz, dostumuz, kısaca en değerli AŞKLARIMIZ’dır.

Aşkların, sevdaların, dostlukların, çok çabuk tüketildiği bir zamanda yaşıyoruz ne yazık ki.
Hep iç çekmişizdir “Nerde o eski sevdalar, aşklar, dostluklar” diye. Her şeyi çok hızlı tüketen bireyler olarak ne yazık ki tüm güzelliklerin böylesi çabuk tüketilmesi, istismar edilmesi nedeniyle sevgiyi de mundar etmede usta olduk hepimiz.. Belki bunu zamana bağladık ya da küçük bir çocuğun hatasını tıpkı bir diğer çocuğa yükleme mızıkçılığını kullanarak suçladık ilişkilerimizdeki partnerlerimizi. Zamanı değiştiren aslında bizdik. Özümüzü kaybetmekle başladı değişim ve sonrası malum. Bir çok konuya sıçradı. Teknolojinin değişim hızına uydurduk, o güzelim duygularımızı da değiştirdik zamanla.. Hayatımız da çok hızlı akmaya başladı. Her şeyi çok hızlı tükettik. Yiyeceklerimiz “Fast”, Aşklarımız “Günlük” oldu. Dostluğumuzu “Çıkar” çerçevesine sığdırdık. Aşklarımızı her gün çorap değiştirir gibi değiştirdik.

AŞK, İLÂHİ AŞK, İLÂHİ GERÇEKLİK… NE BEN BENİM, NE SEN SENSİN, ASLINDA SEN BENSİN, BEN DE SENİM..

Bu felsefeyle bakabilsek Dünya yüzeyindeki tüm insanlara, aşklara.. Kardeşlik anlamında ulaşabilsek tüm canlılara, tüketmezdik güzellikleri böylesi hoyratça, bakmazdık tüm canlılara böyle düşmanca…

Yıkık gönüller, kırılmış kalpler üretiyoruz bu hızla. Lütfen yaşam hızımızı biraz olsun yavaşlatalım, yaşamı ve sevgileri bu kadar pervasızca tüketmeyelim, hayatı sindirerek ve gelecek nesillere örnek olacak şekilde yaşayalım. Yoksa, Psikolojik ve ahlaki çöküntü içindeki mağdurlar olmaktan öteye gidemeyiz. Ya dostluklar? O da işime yararsan varsın, yoksan hadi yoluna şeklinde maalesef..

Oysa AŞKIN DANSI, YÜREĞİNDEKİ DERİN SEVGi de.. Sevgi nefes kadar değerli.
Aradığını kendi içinde ara, dışarıda değil…

“Hayat geçer, zaman su gibi akıp gider. Dönüp arkanıza şöyle bir bakarsınız koskoca Dünya’da anılar kalmıştır bir tek.” Evet dönüp arkanıza baktığınızda hayatınıza anlam katacak pek çok güzel sevgi, aşk dolu anların varlığıyla sürsün yaşamınız.

Sevginiz daim, sevgililer gününüz kutlu olsun. Sevgiyle ve AŞK’la…

nilhankirdi@hotmail.com

Exit mobile version