Yozgat’ın Sorgun ilçesinde 6 çocuğu bulunan Sevim Şahin isimli kadın Karşıyaka Mahallesi 502. sokakta duvarları yıkık, camları olmayan, kapısı kilitlenmeyen viranede yaşıyor.
14 yıl önce Sivaslı Mehmet Şahin ile evlenerek Sivas’a yerleşen Adana Kozan nüfusuna kayıtlı 35 yaşındaki Sevgi Şahin, bir yıl önce kocasının üzerine kuma getirmesi ve kumanın da çocuklarını sürekli dövmesi nedeniyle evini terk ederek Sorgun’da yaşayan kardeşinin yanına geldi. İlk gün kardeşini bulamayınca çocuklarıyla birlikte ilk geceyi kaplıca önünde geçirdiler.
Ertesi gün İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne gelerek durumu anlatan Sevgi Şahin’e Emniyet Müdürlüğü personeli aralarında para toplayarak yardımda bulundular. Daha sonra bir tanıdığı tarafından yıkık dökük bir eve yerleştirilen Şahin çocukları Engin (9), Dilan (7), Ezo (5), Hülya (4), Dilara (3) ve Yiğit Ali Şahin (1) bu evde yaşamlarını sürdürmeye başladılar.
Evinin camlarının kırık olduğunu, duvarlarının yıkık olduğunu, yıkık duvardan geceleri kimse girmesin diye odanın kapısına çiviler çaktığını ifade eden Sevgi Şahin, evinde suyu bulunmadığını, şu an için elektriği olduğunu, ancak onu da borcundan dolayı kapatacaklarını belirtti.
Sabahtan akşama yiyecek ekmeğe muhtaç olduğunu vurgulayan Şahin şunları kaydetti:
‘’Ben Sivas’ta evlere temizliğe gidiyordum. Kocam üzerime kuma getirince, çocuklarımı kumama bırakarak temizliğe gittim. Ancak her eve geldiğimde kumamın çocuklarımı dövdüğünü gördüm. Daha fazla dayanamayarak kalkıp buradaki kız kardeşimin yanına geldim. İlk geldiğim gün evlerini bulamadık çocuklarımla birlikte şu ilerdeki kaplıcanın önünde yattık. Sonra Emniyet Müdürlüğü’ne gelerek durumumu anlattım. Onlar da bana 40-50 lira civarında bir para topladılar. Şu ilerde sağlık ocağında çalışan Burcu Abla var. O burasını buldu. Yaklaşık bir aydır bu evde yaşıyoruz. Engin ve Dilan okula gidiyor. Bu gün Dilan hastalandı gidemedi. Çocuklarımın okul ihtiyaçlarını da Sosyal Dayanışma Vakfı’ndan bir ağabey temin etti. Okuldan da ceket vermişlerdi. Bacıma misafirliğe gittiğimizde hem ceketini hem ayakkabılarını çalmışlar. Eve biri girecek, yavrularımın ağzını burnunu fareler yiyecek diye sabaha kadar yatmadığım günler oluyor’’ dedi.
-Çocuklarıma yiyecek almak için kimliğimi bıraktım-
Çocuklarının karnını doyurabilmek için kimliğini bir bakkala bırakıp karşılığında 10 liralık yiyecek aldığını söyleyen Şahin şöyle devam etti:
‘’Bu gün bunların karnını doyurabilmek için şurada bir bakkala gidip, kimliğimi bıraktım ve 10 liralık makarna, patates, ekmek, yumurta aldım. Akşam onlara makarna yapabildim. Bu gün o makarnanın kalanını yediler. Yarın patates pişiririm, bir gün ne yapacağım bilmiyorum. 6 çocuğumla ben şu gördüğünüz kanepede yatıyoruz. Şurada bir komşumuz bir de döşek verdi biraz rahatladık. Benim altı çocuğum var. Bunların yemeği var, temizliği var, giyinmesi var, bezi var. Ben bunları nasıl karşılayayım. İyi kötü bir maaşım olsa bunları temin edebilirim. Çocuklarımdan Ezo epilepsi hastası. Düşüp düşüp bayılıyor. Babamlar Konya’da kalıyor. Babam iki evli 15 kardeşim var. Onlar da barakada kalıyor. Gitsem belki bize de evlerini açarlar ancak onlar da bakıma muhtaç. Çocuklarımın kimliği yoktu. Veysel Çiftçi kimliklerini çıkarttırdı. Hepsi benim üzerime kayıtlı.’’
Çocuklardan küçük Dilan, utanarak konuştuğu mikrofonlara kendisinin de sıcak bir yuvasının olmasını istediğini, bu evi hiç sevmediğini söylerken en büyükleri Engin de bu evi hiç sevmediğini ama en çok bilgisayar istediğini söyledi.