Uyan GAFLETTEN uyan…
Dünya… Evrenin belki de en güzel, yaşanılası, mavi bilyesi.
İçinde nice canlılar barındıran, hepsine yetecek kadar güzellikler bahşedilmiş olan, yediren, içiren evrenin en şanslı gezegeni.
İnsanların bir türlü paylaşamadığı, kaynakların bol olduğu bölgelerde yerin yerden oynatıldığı, insanın insana, doğaya, ve de hayvana zerrece değer verilmediği Dünya’mızda, kendi coğrafyamızda yaşananlar artık tüylerimizi ürpertiyor, insanlığımızdan utandırıyor, YAZIKLAR OLSUN dedirtiyor.
Fani Dünya, yalan Dünya, yaşanılası Dünya.. Hepimiz için bir Dünya vardır duygu halimize göre tanımlayabileceğimiz..İyilikle kötülük, günahla suçsuzluk bu Dünya’nın içinde elele yürürler. Belki de Dünya, başka bir gezegenin Cehennemidir. Ne dersiniz?
Hatay Reyhanlı’ daki görüntüleri iç savaş yaşayan bazı ülkelerdeki karelerde görüp, tüh vah derdik, ne kadar ACI, Allah merhamet etsin o coğrafyaya. Ama şimdi içimize düştü ATEŞ.. Aslında uzun yıllardır yaşanılan terör olaylarıyla binlerce evlâdımızı kaybettik ağır ağır, bazen tek tek, bazen beşer onar…Ama son katliam çok acı geldi içinde insanca duygu yaşayan herkese.. Gencecik bir çocuğun dizden aşağısı bombanın etkisiyle kopmuş olan karedeki görüntüye yüreğinde İNSANLIK taşıyan hiçbir birey dayanamaz. Evlâtlarının kolunu, bacağını çevreden toplayan bir KADININ, ertesi günü ANNELER GÜNÜ için aldığı en acı, en ızdırap yüklü HEDİYESİ midir? Ellerini göğe açarak ne için şükrediyor? Kahrediyor? ya da küfrediyor dersiniz?
Hayatımızda yaşadığımız sıkıntıların birçoğu, kalbimizi dinleyeceğimiz yer de beynimizi, beynimizi dinleyeceğimiz yerde kalbimizi dinlediğimizden oluyor bence.
Dünya!.. Ahh Dünya tüm bunların suçlusu sensin… Sahi sen misin? Yoksa İnsanoğlu mu? Hiç bitmeyen şeytani EGOSUYLA, her zaman kendine en iyisini isteyen BENCİLLİĞİYLE.. Kendinden başka hiçbir canlıyı ekolojik dengeyi düşünmeyen insanoğlu, o canım MAVİ BİLYE’yi artık kurşun grisine çevirdi maalesef. Nereye baksak kan, nereye baksak gözyaşı ve dram.. Suriye de muhalif askerlerle, rejim yanlısı olanların çatışmasında ölen askerin kalbini yiyecek kadar insanlıktan çıkmış zavallı iblisler. Oysa, bir kum tanesinin sırrını çözmeyi başarsaydık, bütün Dünya’nın sırrını öğrenmiş olurduk aslında.
Albert Einstein’ın sözleriyle, 3. Dünya savaşında hangi silahların kullanılacağını bilmiyorum ama 4. Dünya savaşında taş ve sopalar olacağını biliyorum.
Felaketlerini, yaratanın şemsiyesi altına terk edip bir taraftan da merhamet satan insan kılıklılar.Bu Dünya’ya ebedi, kazık çakacağını sanmak. Aldanmak ve aldatmak, dekoru çok küçük aptal bir oyundan ibaret.
Uyan İNSANOĞLU uyan gafletten, vakit geç olmadan.
nilhankirdi@hotmail.com