SURİYE

SURİYE…

Emperyalist devletlerin Ortadoğu için çizdikleri proje bir bir hayat bulmaktadır.

Dün başka bir Ortadoğu devleti hedefteydi. Bugün hedefteki Ortadoğu ülkesi Suriye’dir.

Suriye iç savaşından bahsediyorum.

Suriye resmen emperyalist ülkeler tarafından işgal ediliyor.

Güzelim ülke tarih sayfalarından siliniyor.

Bu silinişi televizyon ekranlarından an be an izliyoruz.

İsrail-Filistin-Lübnan derken dünya gündemine birden Suriye giriverdi.

Halep, İdlib, Hama ve Humus derken Şam’a girildi.

“Ne oluyor? Ne olacak?” sorusu ortalıkta gezinirken bir anda Suriye tüm dünyanın ortak derdi oluverdi.

Bu da neyin nesiydi?

Beşar Esad Rejimi; iç savaştan büyük yaralar alsa da Rusya’nın ve İran’ın desteği ile iktidarını korumuştu.

ABD ve İsrail, Suriye’de istediklerini yapamamışlardı.

İsrail, aradan geçen on üç yılda çok fazla güçlenmiş, Ortadoğu’nun tek hâkimi olduğunu tüm dünyaya göstermişti.

Filistin’i işgal etmiş, Lübnan’a girmiş, İran’a bombalar yağdırmış, Hamas, Hizbullah liderlerini nokta atışı ile bir bir yok etmişti.

Zaman gelmiş olmalıydı ki Rus-Ukrayna Savaşı’nda Rusların eski gücünü kaybettiğini, İran’ın savaş kabiliyetini yitirdiğini hesaplayarak Suriye’de varlığını sürdüren silahlı muhalif unsurlarıyla birlikte Beşar Esad ve rejimini yerle bir etti.

Suriye geri dönülmez bir sürece girmiştir. Daha doğrusu tarih sahnesinden silinmiştir. Yok hükmündedir.

Irak, 20 Mart 2003’te ABD tarafından işgal edildi. Ülke yerle bir edildi.

Aradan geçen 21 yılda Irak’ta değişen bir şey olmadı.

İç savaş, etnik çatışmalar, bölgesel yönetimler…

Çadır devleti manzaraları…

Irak, Libya, Afganistan, Lübnan, Filistin, Suriye ve diğerleri…

Emperyal güçlerin güçsüz ülkeleri yerle bir etmesi…

Ortadoğu gerçeği…

Şimdi daha iyi anlaşılıyor olmalı, uygar ülke olmanın gerekliliği…

Mültecilere tepki gösteriliyor.

Suçlu onlarmış gibi laf söyleniyor.

Ülkelerine geri gitsinler, isteniliyor.

Ülkelerini terk etmek zorunda kalıp, evsiz ve yurtsuz kalmaları; aç, susuz ortalıkta dolanmaları, en büyük ceza değil mi onlara…

Mülteciler mi çıkardı savaşı?

Onlar mı istedi evsiz, yurtsuz kalmayı?

İsrail ve ABD emperyalizmi!

Onlardır tüm bu ölümlerin yegâne suçlusu.

Daha fazla sömürmek, daha fazla kar elde etmek için tüm insanlığı yok etmek, emperyalistlerin yegâne amaçları…

Gelişmiş, uygar ülke olmadıkça hiç kimse güvende değildir.

Ortadoğu projesi denilen illet sınırımıza kadar gelmiştir.

Çok uzak değildir ülkemize sıçraması.

Suriye’nin işgaline alkış tutmak…

İşgalden bir beklenti içine girmek en büyük bir gaflettir.

Ders almak, ders çıkarmak!

Bugün yapılacak en büyük iştir.

Televizyon ekranlarına çıkıp savaş çığırtkanlığı yapmak insanlığa yapılmış en büyük ihanettir.

Kalbim ve yüreğim Suriye halkının yanında…

Keşkeler fayda etmiyor.

Çok geç kalındı çok geç!

Zamanında ülkede; demokrasi, adalet, bilim, felsefe, pozitif bilimler hayat bulmuş olsaydı, Suriye halkının başına bu belalar açılmazdı.

Toplar, tüfekler, tanklar, uçaklar…

Ölüm Suriye’de kol gezmekte…

Her gün insanlık bir bir ölmekte…

Suriye, tarih sayfasından silinmekte…

Tüm dünya bu yok oluşu izlemekte…

Exit mobile version