SORUNSUZ BERABERLİK İÇİN OLMAZSA OLMAZLAR
İkili ilişkilerde birbirlerini seven insanlar, aşkımız her şeyin üstesinden gelir diye başlarda öyle düşünebilirler. Ancak bu kendilerini kandırmak olur. Hepimiz bu hatalara düşebiliriz. Beraberliğiniz çok güzel gidiyor diye düşünüyorsunuz, fikir ayrılığına düştüğünüzde, tartıştığınızda ona tahammül edebiliyor musunuz? Münakaşa dozu seviyeli mi ? Yoksa bir daha birbirinizin yüzüne bakmayacakmışsınız gibi kirli sepetinde ne varsa ortaya dökülüyor mu? Birbiriniz için delice sevgi duyuyor olabilirsiniz. Bu çok iyi ilişkiniz olacak demek değildir. Güzel bir ilişkiyi yaşatmak, idame ettirmek veya kötü giden beraberliği kurtarmak için bazı dikkat edilmesi gereken olmazsa olmazlara bir bakalım neler bence:
İki çok iyi insan mutlaka çok iyi ilişki kurar diye bir kural yok.
İyi insanlarda kötü ilişki kurabilir. Kötü ilişkilerde birbirinizi sevmiyor demek değildir. Peki, kötü ilişkiyi iyiye çevirmeye çalışmak mı? Yoksa çok sevdiğiniz çılgınca âşık olduğunuz insanla kötü olmamak adına yürümüyor buraya kadar deyip veda mı etmek? 0na siz karar verebilirsiniz.
İlk günlerde, birbirinizi tavlamak adına yaptığınız kurlara gerek görmeyip, sonra artık nasıl olsa benim arkadaşım, hayat arkadaşım, eşim diye düşünüp boşverirseniz boş şeylere üzülmenizde kaçınılmaz olacaktır. Heyecanı, itinayı devam ettirmelisiniz.
Beni evlilik koçu gibi görüp, fikirlerimi almaya evime gelen, telefonla arayan, maille cevap bekleyenlere hep verdiğim örnek budur:
. İlişkilerin can damarı davranışların kalitesidir.
Eşinizi, partnerinizi kristal nadide cam bir bardak gibi düşünün. Elinizden düşürüp kırıldığında parçaları toplayıp yapıştırabilirsiniz. Az kırmayla çok kırma arasında da fark var tabi. Ancak eski orijinalliği sağlayabilir misiniz? Hiç kırılmamış gibi olacak mıdır ? En iyi yapıştırıcıyı kullandınız diyelim hiç anlaşılmıyor ama içine sıcak çay koydunuz tekrar çatlamayacağı, sızdırmazlık yapıp yapmayacağını bilemezsiniz. Onun için kırmamaya dikkat edelim, elimizde güzel tutalım sonra yapıştırmaya uğraşmayalım. İlişkilerinizi bu örnekleme dikkatinde sürdürürseniz en kötü insanın iyi beraberliği olabileceği gibi en iyi insanın da kötü beraberliği olabilir.
Şüphe olmamalı!
Şüpheyi, karşınızdakinin aklına bir girdirirseniz aman işiniz çok zor. O zaman, çıra gibi yanarsınız.
Her hareketinizin altında bir şüphe aramaya başlayacaktır. Dürüstlüğü -doğruluğu ilke edinirseniz, böyle bir kemiren kurdu içine kaçırmazsınız
Bu hassas konu erkek için de kadın için de aynı önemde geçerli. Güven bir kez kaybolursa, geri zor gelir.
Sadakat çok önemli!
Aşk ve tutku doyum bulduğu andan itibaren sadakat azalmaya başlarmış. Eskiden sadakatsizlik sadece erkeklerde görülürdü. Günümüzde kadınlarda sadakatsizlik daha çok görülür oldu. Eşini, sevgilisini, uzatmalısını aynı anda idare edenler var. Erkeklerde daldan dala atlayan mart kedileri gibi. Kendinize, duygularınıza güvenemiyorsanız, karşınızdakinin ne duyguları ile oynayın, ne dünyasını yıkın. Tek eşlilik sizi bozar. Siz başkasının hayatını bozmayın.
Dinlemesini bilmelisiniz!
Çevremde görüyorum daha kadın veya adam ağzını açmadan eşi tamam biliyorum diyor, yahu sen medyum musun neyi biliyorsun mesela geçen gün diye bir söze başladı …… karşıdaki hemen atlıyor. Hı anladım diyor. Neyi anladıysa acaba?
Veya dinler gözüküp dinlemiyor, sen beni dinlemedin sözüne ya kafam şuna takılmıştı vb…
Ya da hemen konuşmasını bitirmesini tavırlarla belli etmek veya bitirmeden sözünü kesmek gibi hatalar. Oysa konuşmak ilişkinin en önemli unsurları olmalı. Bizim eşimle kahve sohbetlerimizin tadı bitimsizdir. Hadi kahve içelim deyip sohbete dalarız. Kahve bahane sohbet şahane lafı buradan türemiş herhalde.
İyi Bakmalısınız!
Karşınızdakinin saçında – tıraşında – giysisinde- kaşında bir değişikliği yüzüne bakmazsanız anlayamazsınız. Sizin için süslenip sizin için bakımlar yaptırıyordur. Fark etmezseniz, kendini fark edecek birinin peşine takılıp gidebilir, kadın veya erkek fark etmez. Sevdiğinizin her şeyi ile ilgilenmek gibi bir mecburiyetiniz var.
0rtak kararlar vermelisiniz!
Kimin sözü geçmeli diye bir yarışma programında değilsiniz. Ben değil BİZ olmalısınız. Sadece hep sizin istekleriniz olacak, hep siz karar verip, tek başına hareket edecekseniz neden birliktesiniz?
Birbirinizin fikirlerine saygı duymalısınız. Bu birbirinizi önemsediğinizin, birlikteliğiniz gereğidir.
Birlikte olmayı seçtiyseniz, birlikte hareket etmelisiniz.
Eşinin haberi olmadan uçak bileti alıp telefonun meşguldü ulaşamadım, aradım duymadın gibi kendi başına aniden seyahate çıkanlar hiç hoş değil! Bu tür hareketler evliliğiniz çatırdatır.
Kendinizi onun yerine koyun!
Davranışlarınızda sürekli empati yaparak karşınızdakinin duygularını anlamaya çalışın. Benim yerimde olsa ne yapardı. Onun yerinde olsam ne yapardım. Masanın bir bu tarafından, bir öbür tarafından bakın olaylara. Bencil olarak hep kendi egonuzu üstün tutmayın. Sürekli kumar oynayan, kahvelerde, barlarda, pavyonlarda gecesini gündüzünü geçiren bir adamın vay sen neden komşuya gittin diye karısına kızmaya veya kendi nerede belli olmayıp, dakika başı telefon edip neden teli geç açtın evde ne yapıyorsun gibi kadını çıldırtmaya hakkı var mı?