USD35,20
EURO36,75
GBP44,32
BIST9.724,50
GR. ALTIN2.968,73
İstanbul
Ankara
İzmir
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Aksaray
Amasya
Antalya
Ardahan
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bartın
Batman
Bayburt
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Düzce
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkâri
Hatay
Iğdır
Isparta
Kahramanmaraş
Karabük
Karaman
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırıkkale
Kırklareli
Kırşehir
Kilis
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Mardin
Mersin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Osmaniye
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Şırnak
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yalova
Yozgat
Zonguldak

NEREYE

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

NEREYE

Bildik alamete gidiyoruz kıyamete…

Ülkede sürekli bir toplumsal cinnet durumu söz konusu…

Hangisine üzülüp hangisine yas tutacağımızı şaşırdık.

İnşallah bu son olur, temennisinde bulunup, duasını ederken bir de bakmışız ülkede infial yaratacak yeni bir vaka ile karşı karşıya kalıyoruz.

Ne yapacağımızı bilemez olduk.

Çaresiz ve kaygı içindeyiz.

Çocuklarımız artık güvende değil.

Diken üstündeyiz.

İstismar…

Tecavüz…

Öldürme…

Aklınıza gelebilecek her türlü kötülük…

Nereye?

İstanbul’da yaşanan kafa kesme olayı, kabul edilir gibi değil.

İnanın bu vahşeti anlatacak, dile getirecek bir cümle bulamıyorum.

İnsanın insanlıktan çıktığını gösteren son noktadır…

Bundan ötesi olamaz.

Olmamalı…

Olmayacağız da…

Kafa kesme de neyin nesi?

Savaşlarda bile böyle bir vahşet olmaz.

Savaşlar, tüm ülkelerin kabul ettiği temel hukuk kurallarına göre yapılır.

Ne denir: “Savaş ihlali yaptı.” denir.

Beyaz bayrak, “teslim oluyorum, ateş etmeyin.” demektir.

Esir düşenin, yaşam güvencesi teminat altındadır.

Kötü muamele edilemez, bütünlüğüne dokunulmaz, kötü koşullarda tutulamaz, barınma, giyinme, beslenme hatta haberleşme hakkından mahrum edilemez.

Bebeklerin katledilmesi…

Baş kesme olayına hayıflanırken, bebeklerin özel bir hastanede öldürülüp, iç organlarının satılması gündeme bomba gibi düştü.

Baş kesme olayının şokunu yaşarken, bebeklerin özel bir hastanede öldürülüp, iç organlarının satılmasını konuşuyoruz.

Akıl alacak gibi değil.

Bir ülkenin güvenli olup olmadığı, ülkede yaşanan olaylardan daha ziyade yaşanan olayların oluş şekli ile ilgilidir.

Hırsızlık, gasp, kavga…

Bir yere kadardır.

Kabul etmesek de her toplumda olabilecek şeylerdir.

Kimsenin bu tip olaylara bir şey dediği yok.

İstismar, taciz, tecavüz…

Kabul edilemez…

Hele hele insanın bütünlüğüne yönelik bir eylem asla kabul edilemez.

Nasıl bir caniliktir.

Nasıl bir ruhsal hastalıktır.

Bu yetmezmiş gibi bebeklerinin öldürülüp, organlarının satılması…

Kelimeler yetmez bu vahşeti anlatmaya…

Şöyle bir savunma yapmayın: Başka ülkelerde de buna benzer olaylar oluyor.

Ne var, demeyin…

Nerede ne yaşandığının hiçbir önemi yok.

Bizi öfkelendiren, böyle caniliklerin ülkemizde yaşanıyor olmasıdır.

Meseleye böyle bakmak gerekir.

Bizim ülkemiz demokrasinin, hukukun hayat bulduğu bir ülkedir.

Yüz yıllık bir demokrasi deneyimimiz var.

Ağır aksak da olsa demokrasi, hukuk, çağdaş değerler üzerinden yol almaktayız.

Geliştik, değiştik, uygarlaştık.

Biz bir Suriye, Arabistan, İran, Lübnan, Libya, Mısır değiliz.

Nereye?

Sorusu çok yerinde bir sorudur.

Nereye…

NEREYE

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.
Giriş Yap

Antalya Kadın ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!