USD35,19
EURO36,72
GBP44,32
BIST9.724,50
GR. ALTIN2.967,33
İstanbul
Ankara
İzmir
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Aksaray
Amasya
Antalya
Ardahan
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bartın
Batman
Bayburt
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Düzce
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkâri
Hatay
Iğdır
Isparta
Kahramanmaraş
Karabük
Karaman
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırıkkale
Kırklareli
Kırşehir
Kilis
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Mardin
Mersin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Osmaniye
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Şırnak
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yalova
Yozgat
Zonguldak

MİSAFİRLİK ANILARIMIZ

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

MİSAFİRLİK ANILARIMIZ

Merhaba değerli okuyucularım. Bana yolladığınız maillerdeki, aramalardaki, mesajlardaki sitemleriniz üzere oturdum uzun süre ara verdiğim yeni Köşe yazımı hazırlamaya koyuldum.

Okunuyor olmak aranmak güzel tabii. Teşekkür ederim. Yaz tatili,bayramlar, gezmeler, misafirler, Alanya- Antalya -Mersin- Adana seyahatlerim bu aralar bir hayli oldu. Daimi ikametim olarak Anavatan Ankara’daki evime döndüm. İki gün sonraki İzmir seyahatimi kısa tutacağım söz.

Evet bu günkü Makalemde konu son günlerde arkadaşlarım arasında sıkca konuştuğumuz insan ilişkileri.

Yeni bir kişi ile karşılaşmak, her yeni bir gün birileri ile tanışmak, yaşam devam ettikçe devam edip gidecektir. Burada erkek- kadın -hemcins- karşı cins diye ayırt etmeyeceğim. Konuyu insan olarak ele almak istiyorum.

Karşılaştığımız insanlar ister dakikalık, saatlik bir markette çarşıda pazarda,yolculukta yanımızda oturan kişi ile kısa süreli sohbette, sosyal medya üzerinden sanalda- reelde iletişim halinde olduklarımız, görüştüklerimiz vs vs vs. Bu diyaloglar devam edip gidebilir,farklı ortamlar,şehirler, yer zaman, zemin hepsini düşünebiliriz. Toplum nereye gidiyor ve ben bunun neresindeyim. Var olmak istenen nedir? Ve en önemlisi de hayatımıza giren kişiler birer misyon görevi görüyor bunun farkında mıyız acaba? Düzgün olanlar birer vizyon, bozuk tabir ettiğim sahtekarlar ise sınav imtihan görüşü açıyor bize.

Proje planları hayatımızdaki adımlara yardımcı olurlar. Değerler konusunda hangi insan bize ne katıyor,dünyaya bakışımız ne boyuta geçiyor. Hayatımızda hala 30 sene önceki kurallar ile gidiyorsak doğru değil. Araç lastiği bile patladığında yıllar öncesi ile tamir sistemleri artık çok değişti. Gücüm yetmezdi Bijon anahtarı çeviremezdim,üzerine çıkıp sıçrar idim Lastiği yerinden çıkartmak için 40 sene önce 15 yaşında iken.

Bu yüzden hayatımıza giren kişilerden edindiğimiz tecrübelerin bize geri dönüşüm sağlaması gerek.

Bizden aşağıda yaşam tarzı bakış açısı olanları baz alamayız. Daha yukarıdaki olanları hedeflerimize dahil etmeliyiz. Kendi kendimize değerler katmalıyız. Küçük hesaplardan kaçmak gerek. Bir konuyu parçalarına ayırıp tek tek analiz edip hemen seri düşünceler ile sorunları bulup çözme sorun yoksa açık noktalar girdaplar küçük hatalar ile hayatınızı zehir zıkkım etmeyin ya da etmelerine fırsat vermeyin.

Fayda- zarar bunu hak ettim mi ? Gibi analitik düşünme yolunu seçelim. Bazıları düşünmeden pat diye söyler. Kalp kırarlar, yakar döker eee neymiş ben dobrayım. Yok be bu patavatsızlık. Sinsi olmayın tamam doğrucu olun da kendi egoların için kimseyi de üzme.

Geçen gün bir evde misafirliğe gittik. Ev sahibi hanım şeker gibi çok tatlı, ama kendince titiz olma adına karşısındakini misafirde olsa ezmekten çekinmeyen, değişik bir ruh hali ile her an yere su mu damladı elinde bir bez masada onunla silinir yerde onunla silinir çok titizmiş. Kahvaltıda çayları doldurup sizleri sofrada bekletiyor 15 dakika tava yıkanacak çay buzz olmuş önemli değil. Veya size yumurta kaynattığınız kabı getirip bu yumurta kokuyor iyi yıkanmadı böyle yıkanmaz offf lavabo koktu.Yıka babam yıka. Her gün yumurta yenmez insan da kokar. ( : söylemleri.

Yardımcı olup elini bir şeye atamıyorsun. Eşyalarına zarar verilir bardağında leke kalır (Bulaşık makinası kullanmıyor şar şar sular sonuna kadar açık çıka babam yıka yıka babam yıka. Sonra elinize aldığınızı getirir sen bunu yıkadın mı içinde şu kalmış bilmiş bir eda ile neyin kafası ya !

İşte bu tür insanlar bize birer imtihan insanların nasıl bir ruh hali içinde olduklarını karşılarındaki kişileri evinde misafir dahi olsa kırmaktan imtina etmeyenleri de tanıdıkça öğreniyoruz. Ohh çok şükür her daim etrafınızda aynı havayı soluduğunuz birlikte yaşadığınız aile fertlerinize böyle rahatsızlıklar yok diye şükrediyorsunuz.

Tam artık kalma vakti geldi, evindeki tedirgin ziyareti sonlandıracağız derken. Yeni bir içecek ikram edeceğim dedi. Masaya getirdi, masayı üstündekileri düşünmeden ileri iteyim dedi bardak düştü kırıldı çay döküldü. Vay siz bana yardımcı olmadınız masayı çekerken diye ikramını yapmadı etrafı temizledi bizler şşşşşşşşş şok şok. Geri götürdü dolaba bıraktı vermeyeceğim dedi. Aman Allah’ım iyiler mükafat bu tiplerde ders vallahi ders.

Şimdilik bu kadar canlarım. Öbür yazımda da hayatımıza güzel anlamlar katan harika insanları konu alacağım. Kucak dolusu sevgilerim ile.

Ne olursa olsun POZİTİF olun. Tatlı şeker tadında dostlar ile karşılaşmak dileğiyle.

MİSAFİRLİK ANILARIMIZ

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.
Giriş Yap

Antalya Kadın ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!