Heyecanlı ilçe kongrelerinden sonra, 1 Nisanda yapılacak il kongresine odaklanan MHP camiasında, seçilecek il başkanının kim olacağı konusunda yoğun kulisler başladı.
18 Mart Çanakkale şehitlerini anma günü sebebiyle Muratpaşa teşkilatının tertip ettiği kahvaltılı basın toplantısına önce eski ilçe başkanı Osman Çetin ve sonrasında Mehmet Yıldırım katıldı.
Mehmet Yıldırım’ın katılımı basının ve hazır bulunanların yoğun ilgisini çekti.
Adı üstünde Milliyetçi HAREKET Partisinde, harekete gönül vermiş, gençlik yıllarını mücadeleyle geçirmiş birçok Ülkücünün desteklediği aday olarak konuşulan Mehmet Yıldırım’a gittiği her yerde gösterilen ilgi, kanaat önderi ülkücülerin tercihinin kendisinden yana olduğunu ortaya koyuyor.
Kahvaltıda, Mehmet Yıldırım’a basın mensuplarının ilgisi, Yıldırım’ın hafızalardaki yerinden öte, basınla iyi ilişkilerinin olduğunu kanıtladı.
Türkiye’de kimilerine göre üçüncü, bazı yorumculara göre de dördüncü kuvvet kabul edilen basınla iyi ilişkide olabilenlerin avantajlı olabildiğini veya daha fazla tanınabildiğini bütün ilgililer kabul eder.
Kepez ilçesini, yönetimindeki Mehmet Seyyar’a devir ederek, delegeler açısından avantaj sağladığı söylenen Süleyman Kılınç’ın, Antalya basınında bazı gazeteciler aleyhine davalar açması ve de diğer gazetecilere gerekli ilgide eksik davranması sonucu, basından pek destek görmediği söyleniyor.
Antalya’da kanaat önderi olarak görülen eski başkanlar ve 1980 sonrası cezaevlerinde gençlik yıllarını geçirmiş Ülkücülerin de sempatisini kazanamadığı konuşulan Kılınç’ın, önümüzdeki süreçte adaylıktan çekilebileceği üzerinde yorumlar yapılmaya başladı.
Diğer yandan, görevi süresince yeterince basına yaklaşmadığı konuşulan Osman Çetin’in de aynı şekilde ilçesinde yeterli siyasi faaliyette bulunamadığı konuşuluyor, yönetim kadrosunda da bazı kopmalar olduğu biliniyor.
Kepez ilçesi gibi Osman Çetin’in bıraktığı Murat paşa yönetimi ve delegelerinin dışında çevre ilçe ve beldelerden oy alıp alamayacağı tartışılıyor.
Mevcut il başkanı Ali Adnan Kaya’nın da işinin zor olduğu, Kepez’de ve Murat Paşa’da desteklediği adayların kazanamamış olması sebebiyle il başkanlığında şansının azaldığı görüşü ağırlık kazanmaya başladı. Basında çıkan bir habere göre, il başkan yardımcısı Ali Alpay Bilge’nin aday olması ise işin tuzu biberi olmuş oldu. Bu konudaki yorumu da okuyucuya bırakmak en iyisi herhalde.
630 civarı delegenin oy kullanacağı MHP il başkanlığı seçimi, bu koşullarda, yoğun pazarlıklarla geçeceğe benziyor. Şimdiden delegeler arasındaki etkin isimlere, yerel seçimlerde meclis üyelikleri sözlerinin verildiği bile konuşuluyor.
Bu konuda görüşüne başvurduğum Mehmet Yıldırım ise, yılların birikimiyle, hiç kimseyle rekabet noktasına gelmediğini, her ülkücünün kendisi için değerli olduğunu dile getiriyor. Yani ismine yakışır şekilde konuşuyor, kendisini yıllardır bilirim, benim gibi bilenler de çoktur.
Sonuç olarak şu cümleyi söylüyor “ben ülkücü iradeye güvenerek yola çıktım, beni tanıyanların ısrarı bu kararı vermeme sebep oldu” diyor. Yolu açık olsun.
Tabii diğer adaylar gibi Yıldırım’ın da işi zor, çarşaf liste uygulaması olsaydı, herhalde işi daha kolay olurdu. Ama her eline kalemi alanın birtakım özel odalara kapanıp delege tespiti yaptığı günlerde olduğumuza göre, üstelik konu komşu dâhil aynı aileden 18 yaş üstü birkaç ismin listelerde yer aldığı durumda, ülkücü iradeyi bulabilecek miyiz? Bekleyip göreceğiz.
Bu gelişmelerde bir gerçek var, bu kadar adayın yarışması ve son anda Mehmet Yıldırım’ın aday olması, herkesin hesabını veya tüm hesapları bozulabilir. Genel merkez bile yapılan hesapları beğenmeyip, geçmişte olduğu gibi bir faksla hesap düzeltebilir.
Hesapsız, sandıklı günlerin geleceği dileklerimle hoşça kalın.
Cengiz Savaşeri