Keşif Ekibi Derneği Türkiye’nin Maldivlerinde
Yıl içinde gerçekleştirdiği gezilerle Türk turizmine büyük katkı sağlayan Antalya Keşif Ekibi Derneği üyeleri, Türkiye’nin Maldivleri diye lanse edilen Salda Gölü’nü ve mis kokulu lavanta bahçelerini ziyaret etti.
Ülkemizin tarihi, doğal ve kültürel güzelliklerini tanıtmak maksadıyla kurulan Antalya Keşif Ekibi Derneği’nin bu kez rotası Salda Gölü, Salda Kayak Merkezi, Akçaköy Köyü Lavanta Deresi ve Burdur Gölü kıyısındaki Lisinia Yaban Hayatı Rehabilitasyon Merkezi oldu. ‘Sayımız değişir, hedefimiz değişmez’ söylemi ile yolan çıkan Keşif Ekibi Derneği üyeleri sabahın erken saatlerinde İnci Börek’teki kahvaltının ardından yolculuğa başladı. Korkuteli üzerinden Burdur’un şirin ilçesi Yeşilova’ya ulaşan ve burada Yeşilova Esnaf ve Sanatkârlar Kredi Kefalet Kooperatifi ve Yeşilova Esnaf Sanatkârlar ve Ulaştırma Odası Başkanı Erhan Sönmez tarafından karşılanan Keşif Ekibi üyeleri, Türkiye’nin göl manzaralı ilk ve tek kayak merkezi olma özelliğini taşıyan Salda Kayak Merkezi’nde incelemelerde bulundu.
GÖL MANZARALI KAYAK MERKEZİ
Yeşilova Esnaf ve Sanatkârlar Kredi Kefalet Kooperatifi Başkanı Erhan Sönmez kayak merkezi hakkında çeşitli bilgiler verdi. Sönmez kayak merkezi ile ilgili şunları söyledi. Burdur şehir merkezine 72 km, Denizli’ye 90 km mesafede, Yeşilova’ya ise 12 km uzaklıkta bulunan Salda Kayak Merkezi’nde en uzunu 1600, en kısası 950 metre uzunluğunda 5 pist ve 860 metre uzunluğunda telesiyej hattı bulunuyor. 200 metre kot farkı ile %15 eğitime sahip kayak merkezinde, 1 snowtrack, 2 kar motorunun yanında kayak malzemeleri ve elbise kiralanabiliyor. Ziyaretçiler 2012’de hizmete açılan ve kış turizmine alternatif oluşturan Salda Kayak Merkezi’nde göl manzarası ile kayak yapmanın zevkine varabiliyor.
Aldığı kısa bilgilendirmeden sonra Salda Gölü’ne doğru harekete geçen Keşif ekibi, göl manzarasında toplu fotoğraf çektirmeyi ihmal etmedi. Yeşil ve mavinin buluştuğu doğa harikası Salda Gölü’nün kenarına ulaşan Keşif Ekibi üyeleri, Salda Lake isimli konaklama tesisinde çay molası verdi. Buradaki Misafirperverliğe ve güleryüzlü hizmete hayran kalan keşif ekibi üyeleri daha sonra halk plajına doğru hareket etti.
SALDA GÖLÜ BÜYÜLÜYOR
Beyaz kumu, turkuvaz rengi ile göz kamaştıran ve Maldivleri andıran Salda Gölü’ne giren üyeler, gölün tabanında bulunan cilde iyi gelen ve bir çok cilt hastalığının tedavisinde kullanılan kili vücutlarına sürmeyi ihmal etmedi. Denizden yüksekliği 1193 metre olan Salda Gölü’nü çevreleyen karaçam ormanları ise tertemiz orman havası almak isteyenleri bekliyor. Yüzölçümü 44 kilometrekare Salda Gölü’nün derinliği 184 metreyi buluyor. Türkiye’nin en derin gölü ve dünyanın en temiz 5. gölü ve olarak lanse ediliyor. Jeolojik çökmeyle binlerce yıl önce meydana gelmiş olan Salda Gölü’nün jeolojik yapısı ise Mars’a benziyor. Zira yuvarlak yapıya sahip gölde sular çekilince ortaya 7 beyaz ada çıkıyor. Dünya üzerinde Mars’a benzeyen 2 noktadan biri olarak gösterilen Salda Gölü’nde bu kaya oluşumları görülmeye değer. Salda Gölü 1989 yılından beri birinci derece sit alanı olarak korunuyor ve yapılaşma izni verilmiyor. Kıyıdaki tesisler ise kütükler üzerine oturtulmuş konteynerlerde satış yapıyor.
HER YÖNÜYLE ÇEKİCİ
Gölün çevresindeki ormanlarda özellikle kışın bol sayıda keklik, tavşan, tilki ve yaban domuzu görülebilirken, gölde ise sazan balıkları, pasbaş, patka ve dik kuyruklu ördekler yaşamlarını sürdürüyor. Yeşilova ilçesine 5 km, Burdur’a 56 km, Denizli’ye 96 km Antalya’ya 159 km mesafedeki Salda Gölü Denizli ve Antalya’nın tam ortasında yer alıyor. Salda gölüne gitmek için özel araçları tercih etmek gerekiyor. Burdur-Hacılar- Yeşilova istikametini takip ederek Salda Gölü’ne ulaşılabiliyor. Antalya’dan Salda Gölü’ne gitmek için Çavdır – Karamanlı yolu veya Antalya- Acıpayam- Güney yolu tercih edilirken, Denizli yönünden Salda Gölü’ne gitmek için Denizli- Serinhisar-Güney istikametinden ulaşım sağlanabiliyor. Salda Gölü ayrıca kampçılara, piknikçilere de hitap ediyor.
LİSİNİA BACASIZ FABRİKA GİBİ
Salda Gölü’nde yaklaşık 1 saat mola veren Keşif Ekibinin bir sonraki durağı Akçaköy Köyü’ndeki lavanta deresi oldu. Yüzlerce dönüme ekili lavantalarla fotoğraf çektiren üyeler, yeni evlenecek çiftlerin de albüm çekimlerine şahit oldu. Birçok şehirden evlilik hazırlığı yapan çiftlerin buraya gelerek fotoğraf ve video çekimi yaptırdığı gözlendi. Keşif ekibinin lavanta tarlalarının ardından son durağı Burdur gölü kıyısındaki Lisinia Yaban Hayatı Koruma ve Rehabilitasyon Merkezi oldu. Burdur Gölü çevresinde Pisidya zamanında kurulmuş bir antik kent olan Lisinia’da ayakta kalan yapı olmadığından o dönemin eserleri yaşatılıyor. Lisinia, doğan ve batan güneşin ay ışığı misali pırıltısı anlamına geliyor. 2005 yılında koordinatör Öztürk Sarıca tarafından başlatılan proje tüm hızıyla sürüyor. Hedeflerinin 200 bin ziyaretçi olduğunu belirten Sarıca koordinatörlüğünü yaptığı bu merkezi Ekoturizmin anahtarı olarak görürken, üretime katkısıyla bacasız bir fabrikaya benzetiyor.
SONBAHAR’DA YENİLENİYOR
Lisinia’da doğa alanında bugüne kadar 9 proje başlığı altında 1000’e yakın alt proje gerçekleştirildiğini söyleyen koordinatör Öztürk Sarıca, Türkiye’nin sularının Türkiye’de kalması için yürütülen projeler, sıfır kimyasal ile doğa dostu tarım projeleri, yaban hayatı koruma ve Doğa Okulu projeleri en aktif olarak işleyen projeler arasında yer alıyor’ dedi. Lisinia’nın içindeki yaban hayat rehabilitasyon merkezi ile ilgili çeşitli bilgiler veren Sarıca, ücretsiz doğa kampları, lavanta bahçeleri, ekolojik tarlaların proje içinde bulunduğunu belirterek, merkezde gönüllü esasına göre çalışan kişilerin ücretsiz konakladığını aktardı.
Gönüllüler önce “eğitmen eğitimi” alıyorlar, daha sonra Doğa Okulu’nda eğitmenlik yapma, merkezde organik tarım, yaban hayatı koruma, Kanser Evi çalışmalarına katılma gibi faaliyetlerde bulunuyor diyen Sarıca, Burdur Gölü çevresindeki köyleri gezerek yapılan saha faaliyetlerine, sosyal medyada ve online platformlarda projelerin tanıtımına destek olma gibi görevlerde gönüllü ekibimizin yaptığı diğer işler’ dedi. Türkiye’nin lavanta ihtiyacının yüzde 20’sini karşıladığı bilinen Lisinia’nın Eylül veya Ekim aylarında yenileneceği ve ayrıca kozmetik ürün üretim yerinin de alana ilave edileceği belirtiliyor.
YEŞİLOVA’DA YORGUNLUK ÇAYI
Gezi rehberinde son durak olan Lisinia’nın ardından günün yorgunluğunu atmak üzere Yeşilova’ya yol alan Keşif ekibi, burada Başkan Erhan Sönmez’in Hanımeli isimli işletmesinde Yeşilova’ya has kıymalı tostu tattı. Keşif Ekibi Derneği Başkan Yardımcısı Murat Seyirci, misafirperverliği nedeniyle Erhan Sönmez’e teşekkür etti. Geziyi sorunsuz tamamlayan Keşif ekibinin kültür ve doğa gezilerinin önümüzdeki günlerde de tüm hızıyla sürmesi bekleniyor.