USD34,69
EURO36,70
GBP44,12
BIST9.640,08
GR. ALTIN2.967,00
İstanbul
Ankara
İzmir
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Aksaray
Amasya
Antalya
Ardahan
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bartın
Batman
Bayburt
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Düzce
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkâri
Hatay
Iğdır
Isparta
Kahramanmaraş
Karabük
Karaman
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırıkkale
Kırklareli
Kırşehir
Kilis
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Mardin
Mersin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Osmaniye
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Şırnak
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yalova
Yozgat
Zonguldak

Kadının Adı BÜYÜK

service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Kadın olmak, ne büyük sorumluluktur aslında. Kadının sorumlulukları saymakla biter mi? Hele günümüzde. Kadının el atmadığı hiçbir alan yok artık.  Tanıtım ve promosyonlarda  kadın. Fuar açılışlarında, ünsüzünden ünlüsüne kadar mutlaka kadınlar standın en önünde değiller mi? Reklamlarda konu ne olursa olsun, kadın her zaman baş köşede değil mi? Olumsuz bir örnek verileceğinde de kadın kullanılmaz mı? Hatta politika da da birbirlerine “Mahalle karıları gibi ne konuşuyorsun veya ne dedikodu yapıyorsun” Demezler mi? kadınları küçümseyerek. Cinsellik objesi kadın bir baş üstünde, bir ayaklar altında kısaca..

Ahh şu erkek milleti mi demeliyim, ahh şu kadın milleti mi? Ne ekiyorsak onu biçiyoruz galiba.. Tüm sorun kadınlarda. Erkek çocuklarına daha bir ayrıcalıklı davranır kadınlar. Böyle gördükleri içindir büyüklerinden. Erkek çocuk evdeki kız çocuklardan daha üstündür. O doğduğunda daha çok sevinilir. O sokakta daha fazla oynayabilir. Arkadaşlarına daha özgürce gidebilir. O hareketlerinde olabildiğince özgürdür. İstediği kadar kızla çıkabilir, birlikte olabilir. Ancak unutulan şey çıktıklarının da bir kız evladı olduğudur. Çifte standartla büyüyen erkek, tabii ki kadını kullanmayı çok iyi öğrenir. Erkek kadına emreder, kadın yapar. Bu böyle öğretilmiştir. Çocukluğumda “ama ağabeyim yapıyor dediğimde”, o erkek diye uyarırdı annem. İstisnalar kaideyi bozmaz diye de altını çizmeliyim. En modern görünen ailelerde bile vardır ufakta olsa bu ayrım. O ERKEK..

İşte o erkeklerdir ki, kadına eziyet eden, her türlü istismara maruz bırakan ve ülkemizde kadına şiddette hiçbir azalma olmamakta, kadının yaşam hakkı erkeğin elinde bulunmakta. Kadın bir malmış gibi… İşte yine 8 Mart geldi ve bu konular üzerine sadece demeçler verilecek. İcraatlar değişmeyecek..

Ancak tüm bunlara rağmen eee ne yapalım yani BEN DE KADINIM diyor, günümüzde artık yeni nesil kadınlar. Kendilerini çok daha iyi ifade edip, özgürlüklerine de sonuna kadar sahip çıkmaya çalışıyorlar. Hatta tanıdığım bazıları, sırf özgürlükleri yüzünden evliliğe sıcak bakmıyor.  Ben hayatı karmaşık yaşamayı seviyorum, her zaman yazılmış bir senaryoyu oynamak yerine; kendim hissettiklerimi bazen uç noktalarda da olsa yaşamayı tercih ediyorum. Bu ekstra mutlu olmamı sağlıyor mu dersiniz? Belki “hayır” ama kendimi yaşamayı seçiyorum. Bana kazandırdığı tek şey mutlu olduğum da gerçekten mutlu olmam, başkalarının oluşturduğu sahte mutluluklar gibi geçici ve kaygan zeminli değil demeye çalışıyor yeni nesil kadınlar.

Yaşamın bizler için verdiği en güzel hediye bence “seçme hakkı”. Kadınlara seçme hakkı verilmiyor hayatını seçme hakkından bahsediyorum. Seçme ve seçilme hakkından değil tabii. Ayrıca bu hak için de Ulu önderimiz Mustafa Kemal Atatürk e şükranlarımı iletiyorum. Kendi seçiminle sonucunu bilemediğin, sadece deneyerek anlayabileceğin bu heyecan gerçekten anlamlı. Seçimlerimiz hayatımızın kötü yada iyi olmasını sağlıyor. Ayrıca yaptığımız seçimler bence karakterimizi de ele veriyor.

Hayattan beklentilerimiz ne kadar daralırsa yaptığımız seçimlerde bir o kadar basitleşiyor. Hayatı karmakarışık yaşayamıyoruz korkularımızdan. Ama böyle yaşayanları da takdir etmek yerine; uzaklaştırıyoruz ki bizi de kendine benzetmesin. Yoksa “Aman Allahım” neler neler olmaz ki; eksiklerimizi ortaya çıkarıverir, hayatımızı, kurulu düzenimizi yeniden sorgulamak zorunda kalırız, ne kadar korkutucu! diyoruz elimizle iterek.  Şimdi siz söyleyin bu durum, kimin kabahati? Kadınların mı? Erkeklerin mi? ikisinin mi?..

Kadının Adı BÜYÜK

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.
Giriş Yap

Antalya Kadın ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!