Yaş ilerledikçe midir nedir, telefonla arayacakları önceden bilebilmek, dejavular yaşamak, tamda seni düşünüyordum nereden çıktın karşıma gibi söylemler, 30 yıl sonra özlediklerini tamda şimdi bulmak , bunlar hep bir rastlantı mıdır…
Evet ruhun yaşı yok,
evet an bu an,
evettt zaman diyede bir şey yok ,
her şey olmuş, bitmiş kalem kurumuştur, bunu da anladık…
ANLADIKTA NE OLDU … Bunu anlayamadık
Yıllar sonra sakinleyip de şöyle bir içinizden, canı gönülden geçirdikleriniz, bazen patatavazsızca, bazende, tam bir ambulans gibi yetişiyorsa, karışıyorsa hayatınıza, bunu yazan kalemlerin mürekkebi nereden gelmektedir.
Hayatımızı anlamsızlaştırmak o kadar kolay ki , zaten güneş her gün aynı yerden doğuyor, hergün aynı yerden batıyor.
Hatırlarmısınız bilmem, Cast away-Yeni bir hayat filminde Tom Hanks, hayatımızdaki anlamı sorgulamış ve çok güzel bir hikaye ile karşımıza çıkmıştı ….
Kaza sonucu bir adaya düşen ve 8 yıl boyunca adada bir hayat kuran, insanın çaresizliklerini gerçekçi bir bakış açısı ile anlatan harika bir film.
Bu hikayede en büyük rolde Wilson isimli karektere verilmiş idi , bana ” Allah insana insanla konuşurmuş” sözünü hatırlatıyor bu paylaşım .. Yani insan insanı bulamaz ise eğer , o zaman da Wilson ile konuşur
Kendi iç sesimize olan ihtiyacımızı, madde dünyasında ancak ve ancak şekillendirdiklerimizle ve görebildiklerimiz ile anlayabildiğimizi anlatıyor diyebilirim… Seyretmediyseniz mutlaka izleyin çok gerçekçi bir film..
Aslında iç sesimiz mi desem, bilinçaltımız mı desem, bilemedim , bize her şeyi hazırlıyor sunuyor oynatıyor, bazende dalga geçiyor… İşte bu dalga geçmeleri farkettiğimizde de biz buna dejavu diyoruz sanırım ..
Bir biz var bizden içeri yani….
Farkında değilsek de RASTLANTI diyoruz bütün bu olanlara..
http://aysenhamamcioglu.com/index.php/dejavu-raslantilar/