D-Vitamini ve Güneş, Meme Kanserini Önlüyor

D-Vitamini ve Güneş, Meme Kanserini Önlüyor, Tedavi Başarısını da Artırıyor.

“30 yıl önce, hem sağlıklı meme dokusunda hem de meme kanseri hücrelerinde D-vitamini reseptörleri (almaç) bilimsel araştırmalarda saptandı. O zamandan beri meme kanseri ile D-vitamininin bağlantısı ciddi bir tartışma konusu oldu.

D vitamini eksikliği meme kanserinde sık görülüyor. Bazı çalışmalar D vitamini eksik olan hastalarda tedavi başarısızlıklarının daha fazla olduğunu söylüyor bize. Özellikle, Estrojen reseptörü negatif olan, koltuk altındaki lenflere sıçrama yapmış ve büyüme/çoğalma kapasitesi biraz daha fazla olan meme kanseri tiplerinde D vitamini eksikliğinin daha olumsuz sonuçlar yarattığı bilinmekte. D vitamini takviyesi alan hastalarda 5 yıl içerisinde meme kanseri çıkma riskinin daha az olduğunu gösteren önemli çalışmalar mevcut. Meme kanseri olan hastalarda da D vitamini verilmesiyle nükslerin azaldığı, sağkalımın arttığına dair bazı çalışmalar da mevcut.

Her ne kadar, bu konudaki çalışmalar daha devam edecek ve bu konu çok daha iyi aydınlatılacak da olsa, şahsen biz meme kanserli hastalarımızın rutin olarak D vitamini düzeyini baktırmasını ve tedavi süresi ve sonrasında Güneş ışığı ve D vitamini takviyesi yapmasını öneriyoruz. Çünkü, D vitamini genel sağlık açısından da çok önemli: kemikler için kalsiyum’un depolanmasına yarıyor, kaslar ve sinir sistemi için çok yararlı ve kanser için çok önemli olan bağışıklık güçlendirici etkisi var. D vitamininin çoğu cildimizde uyuyan molekül olarak bulunuyor. Aktif hale geçmesi için cildin güneş ışığı görmesi gerekli.

D vitamini takviyesi, piyasadaki haplar dışında, D vitamininden zengin gıdalar ile de yapılabilir. Bunlar: somon ve sardunya balığı, süt, köy yumurtası, taze sıkılmış portakal suyu, ve organik tahıl ürünleridir. En önemlisi de, özellikle de yaşlı bayan hastalarımızın, mümkün olduğunca güneş ışığından yararlanmaları da şart. Antalyamız bu konuda çok şanslı gibi görünse de, Antalyada bile D vitamini eksikliğini oldukça sık görmekteyiz. Bunda, beslenme alışkanlıklarımızın yanısıra, güneşten gereğinden fazla kaçınma, örneğin çok fazla güneş gözlüğü ve sıkı elbiseler giyme tercihleri bir sebep olabilir. Günde üç defa 15 dakika cildin güneş görmesi bile yeterli olabilmektedir. Bu amaç için daha fazlası da gereksizdir zaten.”

Exit mobile version