Bakış Açısı farkları

BAKIŞ AÇISI FARKLARI

Hayatın gerçeğini ararken, insan bazen son derece insani olan o özel duyguyu yani Sevgiyi, aşkı, irdelemek istiyor. Bugün sanıyorum o moddayım.. Sevginin anlamının derinliğini herkes çok iyi bilir. Hayatın en güzel yanı olsa gerek sevmek ve sevilmek. Birinin seni sevdiğini ve önemsediğini hissetmek… Ancak bu güzel duygunun iki cins üzerindeki etkileri de gerçekten önemli farklar içeriyor.

Her erkek ve her kadın hayatları boyunca bir veya birkaç kez aşık olurlarmış. Peki, iki cinsin Dünya kurulduğundan beri hiç bitmeyen bu tutkulu çekim etkisi, birbirlerine olan sevgisinin sebebi nedir? Kadın ve erkeğin bu tılsımlı etkileşime bakışı ne şekilde farklılık gösterir hiç merak ettiniz mi?

Aşk, kadını ve erkeği farklı etkiliyor. Aşık olan kadının gözünde başka hiçbir şeyin değeri kalmıyor. Aşık olan erkeğin gözünde ise her şey yeniden değerleniyor. Aşık kadınlar bu yüzden hep endişeli ve huzursuz oluyorlar. Erkekler deli gibi aşık olurlar, zamanla akıllanırlar. Kadınlar ise akıllı gibi aşık olurlar, zamanla delirirlermiş biliyormuydunuz?.

Erkek susuyor, kadın konuşuyor.. Kadın ilgiye, erkek güvene ve takdire ihtiyaç duyuyor. Erkek kadının duygularıyla ilgilenirse, kadın da sevildiğini daha çok hissediyor. Erkek, kadına kendini özel hissettirdiğinde, onun en önemli gereksinimini karşılamış oluyor aslında.

Peki erkekler ne istiyor? Hem sevgili karıları, hem de haremleri olsun isterler belki de. Peki neden korkarlar? Hem karısız, hem de haremsiz kalmaktan. Bir erkek kadından bıktığı için onu terk eder; Bir kadın ise erkeğinden sıkıldığı için. Onu ihmal ettiği ve malı gibi gördüğü için. Arada çok önemli bir fark var. Bir erkek doyduğu için kadınından bıkar. Bir kadın ise doyamadığı için erkeğinden sıkılır diyor uzmanlar.

Kadın terk edildiği ve aldatıldığı zamanlarda, bir de boşanırken hiç tereddüt etmez. Delilik, kadınların aklıdır.. Ve sadece bu özellikleri bile, onların erkeklerden daha üstün kabul edilmeleri için yeterli bir sebeptir.

Kadınların sezgileri o kadar olağanüstüdür ki, Sezgi en kurnaz avcılarıdır. Sezgi olmasa ne bileyim, ne felsefe, ne sanat olurdu. Akıl? Diye sorarsanız. Akıl, sezginin uşağıdır bence. O kadar.. Sezgileri yerine bilgileri ile hareket eden bilgiç kadınlar kadar itici yaratıklar yoktur. Akıllıları ve kültürlüleri ise itici değillerdir, ama sıkıcı olurlar çoğu zaman. Ya başta söylediğinin arkasında duramayan, yüreksiz erkeklere ne demeli? Ya da ne dememeli?  Erkek dediğin, her ne olursa olsun, sarıp sarmalayabilendir yüreklice.. Aldığı riski omuzlamayı bilmeyenden, birlikte çıkılan yolda, bırakandan hayır gelmeyeceğine göre…

Kadına en çok yakışan ne akıl, ne bilgi, ne de kültürdür. İnce ve şuh bir zekadır…  Erkeğe en çok yakışan ise dürüstlük, değer bilmek ve bunu hissettirmeyi başarabilmektir. Erkek aldığı riski sonuna kadar taşıyabilene denir. Gerisine ise korkak ve fırsatçı tanımı iyi yakışır bence .

Yürekli olabilen kadınlara ve erkeklere ithaf olunur.

 

nilhankirdi@hotmail.com

Exit mobile version