Nilhan KIRDI’nın Antalya Büyükşehir Bld. Bşk AKAYDIN ile samimi röportajı

Sevgili Okurlarımız, yeniden merhaba…

Ben Nilhan TURAN KIRDI sizlerle  aylık özel sohbetlerimizle birlikte olmaya devam ediyorum. Bu gün özel konuğumuz, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Prof.Dr.Mustafa AKAYDIN

Öncelikle bizi kabul ettiğiniz için teşekkürlerimi sunuyorum. 1.Döneminizi ifa eden bir belediye başkanısınız ama belediyecilikle ilgili konuya vakıf eski belediye başkanlarını aratmayan araştırmalarınız ve tespitlerinizin olduğunu bir kısmını da hayata geçirdiğinizi biliyoruz. Sizinle Antalya, belediye hizmetleriniz, iç ve dış siyaset, kadın, toplum, sağlık konuları üzerine sohbet etmek istiyorum. Ama önce sizi tanıyabilirmiyiz? Hobi ve fobilerinizi sizin ağzınızdan öğrenebilirmiyiz? Ve akabinde Antalya sizin için ne anlam ifade ediyor anlatırmısınız? 

Ben köken olarak tıp doktoruyum Akdeniz Üniversitesi’nde 30 yıl emek ve destek verdim. Tıp fakültesi hastanesinin ve Akdeniz Üniversitesi’nin kurulması aşamasında destek verdim ve üst düzey üniversite yöneticiliği yaptım. Kısmette 3,5 yıl önce belediye başkanı olmak varmış. Evliyim iki çocuğum ve bir torunum var. Genel olarak iyi bir spor seyircisiyim, Yüzmeyi, biriç oynamayı ve kitap okumayı severim. Romantik hayvan besleyicisiyim. Gelir elde etmek değil, sevmek, üretmek ve beslemek adına yapıyorum ve bunun için “romantik” diyorum. Fobim yok ama buna fobi denemez belki, ülkemiz adına endişelerim var. Yaşadığımız coğrafyadaki sıkıntılar fobimdir.

Antalya benim için 40 yıla yakın bir zamanda çok önemli şeyler ifade ediyor. Hep söylüyorum bana göre Dünya nın en güzel şehri. Çok güzel coğrafyada, zengin bir kültürü ve tarihi bulunuyor. Dünya’nın önemli bir çekim merkezidir. Bu bakımdan Antalya yı çok önemsiyorum. Üniversite öğrenciliği ve asistanlığı aşamasında Antalya tutkum büyüdü ve gelişti. Bu güzel şehre hizmet etme şansını Allah bana tanıdı. Antalya nın sıkıntıları var geçmişten kaynaklanan sıkıntılar.. Şehir planlaması ve ulaşım, trafik bunların başlıcaları, Dünya’nın metropol olan pek çok şehrinde de aynı sıkıntılar var dolayısıyla biz de Belediye başkanı olarak bu sıkıntıları halkımıza en az yansıtmaya çalışıyoruz. Sadece turuzm de değil tarım da da Türkiye’nin başkenti kabul edebiliriz Antalya yı, Antalya nın Dünya da çok önemli tutan bir özelliği 3 kıtanın tam ortasında yer almasıdır aynı zamanda. Asya, Avrupa ve Afrika. Antalya nın çok gelişmiş havaalanı ile de 4 saatlik uçuş mesafesinde Dünya nüfusunun 3/1 ine erişmek mümkün. Bu da Dünya da ve Akdeniz çanağında Antalya ya çok önemli bir turizm çekiciliği sağlıyor.

Mübarek ramazan ayı nedeniyle Belediyenizin düzenlediği özel etkinlikler neler?

Ramazan ayı biz müslümanlar için çok kutsal bir ay. Geleneklerimizde bu ayı dini taraf dışında ramazan eğlenceleri ve kültürül zenginliğiyle değerlendirme kültürümüze paralel etkinlikler yapıyoruz. Camilerimizde önemli bir bakım ve onarım hizmeti yürüttük. Ramazan çadırı yerine çeşitli mahallerimizde iftar etkinlikleri yapıyoruz. Her gece Karaalioğlu parkında kültür ve eğlence etkinliklerimiz var. İhtiyaç sahibi olan vatandaşlarımıza ramazan paketleri hizmeti sağlıyoruz. Bu sene eklediğimiz teravih namazından sonra camiilerimizde lokma dağıtma etkinliğimiz var.

Biz insan odaklı belediye hizmetini öne alıyoruz, sosyal hizmet, kültür ve eğitime büyük önem veriyoruz. 3,5 yıldır belediye gelirlerimizin büyük bölümünü buna ayırdık. Antalya ya çok güzel bir kütüphane kazandırdık, çocuk kültür merkezleri kurduk, halk günleri yapıyoruz, söyleşiler, sağlık, ülke sorunlarıyla ilgili toplantılar, kadınlar edebiyatla buluşuyor projesi, mobil bir tiyatro etkinliği dorsemizle mahalle ve köylerimizde açık havada tiyatro programları, Altın Portakal, piyana festivali, jaz festivali, klasik gitar festivali, halkın portakalı, şiir festivali, işçi filmleri festivali etkinlikleri, sayısız sergiler ve etkinlikler, açık hava sinemalarına imza atıyoruz. Özellikle tiyatroya büyük önem veriyoruz, gerek belediye tiyatrosu, gerek Antalya dışından halkın sevdiği tiyatro gruplarını getirmek gibi.. Bunlarla gurur duyuyoruz.

Kültürel ve sanatsal bu faaliyetlerin dışında Belediye’nin diğer faaliyetleri nelerdir? Belediye çalışmalarınızın son durumu hakkında bilgi alabilirmiyiz?

Şimdi ağır bir borç yükümüz olmasına rağmen son 3,5 yılda 500 milyon TL civarında borç ve yine 500 milyon civarında yatırım yaptık. Çok övüneceğimiz Hurma atıksu tetislerinde atıksu çamurundan enerji üretim tesisleri var. Türkiye açısından çok örnek bir model projedir. O bölgedeki koku sorununu da giderdik 98 milyon TL’lik bir yatırım yaptık. En büyük hacimli projemiz budur. Dünya nın çok sayılı akvaryumlarından birisi çok yakında Antalya da hizmete girecek, resmi açılışı daha sonra yapılacak. Bu akvaryum da da turizme ve Antalya kültürüne, çocuklarına çok önemli bir eğitim katkısı vereceğiz diye düşünüyoruz. Yine önemsediğimiz bir diğer proje ihalesini yaptığımız ve hukuki süreçler yaşadığımız, Antalya nın katı atık geri dönüşüm ve bertaraf tesislerini gerçekleştirmemiz tamamlandığında Türkiye de ilk defa çöpünden para kazanan bir belediye olacağız. Tıbbi atık ünitesi de var özellikle Antalya nın organik zengin çöpünden elektrik enerjisi elde edilecek ve bu da Antalya belediyesine katkı verecek. İki önemli parka imza attık. Sarısu mesira alanı ve plaj, düden parkının 2. bölümünde yaptığımız 105 dekarlık parkla öğünüyoruz. Belediyenin üretim tesislerini kurduk, kent möblesi ve ihtiyaçlarını kendimiz üretiyoruz. Çiçek, ağaç ve fidana para ödemiyoruz. Eskiden bir çiçek fidesi 60 kuruş mal olurken ki çok önemsiyorum ben bunu, 8 kuruşa kendi tohumla makinamızla birlikte kendimiz mal edebiliyoruz.  


Ulaşımla ilgili çok radikal kararlar aldık 40 otobüs aldık ve ulaşımı aktarmalı ulaşım sistemine döndürdük. Halkın ihtiyaçları doğrultusunda yeni otobüsler eklenecek ulaşım en önemli faaliyetlerimizden biri diye düşünüyorum.  Güneş ev yaptık, Türkiye de güneş enerjisinin nasıl elektriğe çevrilebileceğini gösterdik. Başka projelerimizde var güneş ile ilgili, Dünya Bankası kredisiyle Güneş tarlası kurma projesi ve Atatürk parkının aydınlatılması projesini de hayata geçireceğiz. 

Antalya ya çok önemli sıcak asfaltlama çalışmaları yaptık senede 80 bin ton asfalt hizmetini 2010 da 100 bin tona, 2011 de 120 bin tona çıkardık ve 3,5 yılda rekor kırdık. Antalya nın su ve kanalizasyon şebekesine önemli yatırımlar yaptık. Öyle yatırımlar var ki, maliyeti yüksek olmasa da sosyal maliyeti çok değerli. Çıraklık eğitim merkezi, çocuk ağız ve diş sağlığı, görme engeliler için yapılan kütüphane, engelliler için açılan rehabilitasyon ve eğitim okulu.. Yat limanımızı ve kaleiçi’ni elden geçirdik. 2013 yılında cumhuriyet meydanı yeniden elden geçecek. Doğu grajında bir proje geliştiriyoruz.

Türkiye ve Ortadoğu coğrafyasının siyaseti çok renkli ve hareketli. Bu bölgede siyasetin geleceğinin nasıl yapılanacağını ilgili tahmin çok zor. Sn, Demirel’in söylediği gibi siyasette 24 saatte çok şey değişebilir. Biliyorsunuz Ortadoğu baharlarıyla ünlü bir Dünya coğrafyası haline geldi. Baharların yaza dönmesini umut ediyorum. Ben açık sözlü bir insanım siyaset açık sözlü insanların yapacağı bişey değil. Ama bu benim sitilim. 3,5 yıldır hep söyledim, ya ben siyaseti öğrenicem ya da siyaset beni öğrenecek dedim.

CHP nin değerlerine yürekten bağlıyım çünkü bu değerleri yaratan insan Mustafa Kemal ATATÜRK. Atatürk’ün çizdiği ufuk ve gelecek ortadoğu da tüm ülkelere örnektir. Çağdaş olan bu ilkeler bazı kesimleri yurt içi ve dışında rahatsız ediyor. Bu durum, ülkemize zarar vermek isteyen bu odakların hedefi oluyor. Ben kendi adıma sağlığım el verirse, halkım ve partim isterse aday olurum ama bunlardan biri eksik olursa aday olmam. Bir siyasetçi için en önemli şey aklın önüne hırsın geçmemesidir. Benim hırsım aklımın önüne geçemez. Politikayı bu eksende yürütmeye çalışıyorum. Özellikle açık ve dürüst sözlü aklın ve bilimin önderliğinde yapmaya çalışıyorum. Benim manevi mirasım akıl ve ilimdir diyor ATATÜRK ben size hiçbir dogma bırakmıyorum diyor. Bu çok önemlidir Dünya da hiçbir lider bunu söylememiştir.. Politikayı bu eksende dürüstlük, açık sözlülük, akıl ve ilimi kullanarak yapmak istiyorum.

Ülkemizin siyasi gidişi ve şuanki durum hakkında neler söylersiniz? 

Çok açık sözlü olarak ülkemizin siyasi durumunu çok vahim olarak görüyorum. Özellikle dış siyasette yaşadıklarımız Türkiye cumhuriyeti tarihinde hiç yaşamadığı kadar kötü bir noktada seyretmektedir. 8 Komşumuzun hangisiyle iyiyiz sorarım size? Sadece Yunanistan ve Bulgaristan sayılabilir, o da ekonomik krizleriyle ilgilidir diyebilirim. Dış politikadaki bu durum bir başarısızlıktır. Üzülerek ve açık söylüyorum ki, Türkiye nin şuan içinde bulunduğu durumu 92 yıl öncesine, 1919’a çok benzetiyorum. Çünkü o zamanda Ortadoğu da bir paylaşım savaşı vardı ve emperyalist odaklar gözlerini ortadoğuya ülkemize dikmişlerdi o zaman gözlerini ülkemize diken güçler Arap çoğrafyasından başlasalarda işaretleri görüldüğü kadarıyla Türkiye yi de parçalamak için ellerinden geleni yapıyorlar. Ama bugün bir Atatürk’müz yok.  Ben yine de gençliğe devrettiği Cumhuriye’te sahip çıkmaları güdüsüne güveniyorum. Çok üzüldüğüm bir başka konu ise, TSK kuvayi milliye ruhunu yitirdi, kuvayi inzibatiye ye doğru sürükleniyor, bu kendi isteğiyle değil dışından yapılanlarla olmaktadır. 92 yıl öncede bir kuvayi milliye vardı, bir de Damat Ferit Paşa’ya bağlı Kuvayi inzibatiye vardı. Bu çok büyük bir risktir, bunun tedavisi lazımdır ve tek çözüm yine siyasettedir.

Antalya’yı Avrupa kentleriyle kıyaslarsanız neler söylersiniz? 

Antalya çok kahraman bir şehir. Bu konuda politik de bir eleştiri aldım. Antalya Ankara dan zengin diye. Turizmden bu kadar gelir elde etmesine rağmen turizmden hak ettiği payı alamıyor. Avrupa şehirleriyle kıyaslandığında, ortalama bir Avrupa şehrinin gelirinin 20’de 1’ine sahip. Tüm bu olanaksızlıklarına rağmen herkesin gelmek istediği bir şehir ise, bugün kıyaslandığında Avrupa’nın, Asya’nın pekçok şehrinden daha cazip ve güzeldir. Dağlarıyla denizi birbiriyle bu kadar güzel buluşan ve denizi yüzülebilir olan bir başka Dünya şehri gösteremezler. Sıkıntıları var tabii şehirleşme ve imarda ama yine de bu kadar büyük nüfus var ise ve tertemiz denizine limanda bile giriliyorsa Antalya zengin ve kahraman bir şehirdir diye düşünüyorum.

Turistin Antalya da ayak bastı parası ödememesi konusu için ne düşünmektesiniz? 

Bunun cevabını ben değil hükümetin vermesi gerekir. Bugün Dünya’da Antalya konumundaki bir çok şehirde turistik otellerdeki konaklama ücretinin % 1-5 arasında bir bölümü Belediye’ye gelir olarak verilir. Böyle söyleyince Turizmciler gelirimize göz dikti diyebilirler ancak ben onların gelirlerine göz dikmedim bu bir realitedir. Bir Belediye’nin tüm sorumlulukları göz önünde bulundurulursa (kanalizasyon, içme suyu, asfaltlama, yağmur suyu drenajı, deniz ve hava temizliği, çöplerin bertaraf gibi) bundan belediye’lerin katkı sağlaması gerekir. Ama bizler yine de turizme katkı vermeye devam ediyoruz belediye kaynak aktarıyor, bir Turizm Tanıtım A.Ş’nin kurulması için Antalya Büyükşehir Belediyesi öncü olmuştur ve kurulan şirketin % 25 hissesine sahiptir. Büyükşehir Belediyesi, Antalya nın tanıtımına özel bir katkı sunmaktadır. Ancak belediyeden hep fazlasını bekleyenlerin vicdan sahibi olmaları gerekir. Bugün bir Brüksel veya Nürnberg Belediyesi’ne sorun ortalama gelirleri bizim 20 katımız. Antalya vergi gelirlerinden, devletin ona aktardığı devletten gelen bütçelerle belediye geliri oluşuyor. Yine bunun da çözümü siyasette, iktidardadır.

Bu yoğun çalışmalarınız arasında tatile zaman ayırabiliyormusunuz? Tatil için seçiminiz?

Amerika’dan yeni döndüm torun sevdim. Şimdi yeni bir tatil planı yok..

Siz sosyal bir belediyecilik sergilemektesiniz. Ülkemizde kadına yönelik şiddet hakkında ne dersiniz? Bu soruyu, Bir kadın gazeteci olarak, www.antalyakadin.com, bölgemizde Kadın ve Toplum temalı ilk haber sitesi adına da yöneltiyorum.

Son 10 yıl içinde insan hakları ve demokrasi de ciddi gerilemeler var. Bunlardan biri de kadına şiddet konusudur ve kadına şiddette Türkiye’de 100’de 1400 artış bulunmaktadır. Kadın hakları yönünden, basın özgürlüğü ve demokratikleşme yönünden ciddi bir gerileme bulunuyor. Dünya daki 192 ülke içinde neredeyize girersek, belki de sondan 10 ülke arasında sayılırız, maalesef durum bu kadar kötü.

Geçen yıl Altın Portakal’ın temasını KADIN yaptık. Kadına şiddet konusunu iki günlük bir Sempozyum konusu yaptık, kitapçık yayınlayıp çözüm önerileri sunduk. Bu yıl da etkinliğimizi devam ettireceğiz. Altın Portakal’ın bu seneki teması MİZAH, ama biz kadına kadın bedeni üzerinden yapılan POLİTİK spekülasyonu değerlendiren, özellikle kürtajı ve sezaryanla doğumu değerlendiren bir sempozyum planlıyoruz. Bunları daima Türkiye gündemine taşımak için… 

Çocuğa şiddet konusu ve kadına şiddet konusu Türkiye de ıceberg dir.. Nedir bunun sebebi hep EĞİTİM dir. Çözümü siyasetçi üretecek ama Atatatürk’ün çok güzel bir sözü vardır. Manevi mirası, akıl ve bilimden, ilimden, eğitimden alamıyorsak, kadına şiddet, çocuğa şiddet olur ve de artar. Tek sorumlu budur.

Bayram ve ramazan için özel hazırlıklarınız nelerdir, mesajınız nedir?

Temizlik bakım ve onarım tedbirlerimiz devam ediyor. Çiçeklendirme çalışmalarımız var, bakım konusunda önlemlerimiz var. Ben şunu söylemek istiyorum ki, dini bayramlar islâm aleminde çok önemlidir. Bunun klasik politik söylemlerle değil de gönülden yapılması gerekir. 

Ben Türkiye’ye ve tüm müslümanlara barış diliyorum.. Bu, diğer ve tüm bayramlarda müslüman aleminde ciddi barışa ihtiyaç var. Tabii bu barışı bozmak isteyen müslüman ağarlıklı olmayan toplumlara da önlemlerini alıp kendilerini kullandırtmama becerisine ihtiyaçları olduğunu düşünüyorum.  

Geçmişte Irak da 1,5 miyon insan öldü. Filistin, İsrail arasında, Libya, Tunus, Mısır ve Suriye’de de durum iç açıcı değil. Dünya’da 51 ülkede 600 milyon müslüman nüfus bulunmaktadır. Bunların içinde en iyi durumda olan Türkiye’dir. Neden? Tek lâik ülkedir. Neden? Atatürk gibi bir lidere tek sahip olan müslüman ülke Türkiye olduğu için.. Lâiklik ve Atatürk’ün modernizmi, çağdaşlaşma ülküsü Dünya da bütün müslüman ülkelerin örnek alacağı bir çözümdür. Bu örnekten sapma olursa, işte bugün emparyal ülkelerin elinde oyuncak olursunuz, biraz önce ismini saydığım ülkeler gibi. Burada beni tekrar siyasete soktunuz J ama bu müslümanların ortak derdidir, MÜSLÜMAN RÖNESANSINA ihtiyaç bulunmaktadır.

Size ve bu röportajı yayınlayacak olan yayın organları çalışanlarıyla tüm vatandaşlarımıza barış, huzur ve mutluluk dolu günler diliyorum.

Antalya Büyükşehir Belediye Bşk. Sayın Prof. Dr. Mustafa AKAYDIN’a makamında bizi ağırlayıp tüm sorularımıza samimi ve net cevaplar verdiği için teşekkür ediyor, şimdiden bayramlarını kutluyor, siyasi ve özel yaşamında başarı ve mutluluklar dileyerek makamından ayrılıyoruz. 

Bir başka özel konuğumuzla, bir başka özel sohbette yeniden birlikte oluncaya dek esenlikler diliyorum.

 

Nilhan TURAN KIRDI

nilhankirdi@hotmail.com

bestkadin@gmail.com

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Exit mobile version