KARAİN Mağarasının KARA TALİHİ!…
Döşemealtı Belediye Başkanı Nurettin TURSUN’un davetiyle bölgenin son halini kendi yorumu ve tanıtımıyla geziyor gelişmeleri hayranlıkla izliyorum. Ancak Döşemealtı’nın adını aldığı tarihi Döşemeyolu kalıntılarındaki kaçak kazıları, doğanın kucağına savunmasız bırakılan tarih mirasımız eski hanları ve Karain mağarasını sıkıntılı buluyorum.
Karain Türkiye’nin en büyük doğal mağaralarından biri.. 30 Yıldır Antalya’da yaşıyorum ve ilk kez KARAİN Mağarasını görüyorum. Doğrusu bu benim ayıbım, ama görmek için gidenler de o yolu kat edebilirler mi bilemiyorum? Çünkü yol inanılmaz kötü durumda. Çok önceden düzenlenmeye çalışılmış ve doğal merdiven görünümü verilmiş çıkış yolunda hedefinize ulaşabilmek için resmen amatör bir dağcı olmanız gerekiyor. Anlayacağınız yol çok fazla doğal bırakılmış. Üstelik çok tehlikeli ayağınızın kayması durumunda dağdan aşağı düşmeniz an meselesi. Kaya parçaları ayaklarınıza batıyor, doğal basamak oluşturmak için ön kısımlara konulmuş tahta parçaları çürümüş. Merdivenlenmeye çalışılan çıkış yolundaki basamak yükseklikleri zaman zaman 50 cm.’yi geçiyor. Çıkış aşamasında ciddi bir yüksekliğe ulaşıyor ve tüm Döşemealtı ovasına hakim oluyorsunuz, zaten başınızı kaldırıp çevreye baktığınızda başınız dönüyor. Artık pes, çıkamayacağım dediğiniz noktada ise mağara görünüyor. Heyecanla mağaradan içeri giriyor ve yüzünüze vuran serinlikle karşılaşıyorsunuz. Yaz sıcağından kan ter içinde tırmanılan yolun ardından keyif veren serinlik sizi kendinize getiriyor. Ancak çıkış çilesinden olacak dizlerinizin bağı çözülmüş bir kere, titremesini durdurmak için bir köşede dinlenmeniz gerekiyor. Bu noktada acilen yetkili ve sorumlu olan her bireyi yukarıda bahsettiğim sıkıntıların giderilmesi için derhal göreve davet ediyorum…
Kendinize geldikten sonra epey büyük olan mağarada gezmeye başlıyorsunuz.. Tek kelime ile, Karain Mağarası, Bölgemiz için ülkemiz için müthiş bir kazanç 500 Yaşında ve halâ oluşumunu sürdürmekte. İnsanlık tarihine ve Dünya’nın geçmişine ışık tutmakta. Yeryüzünde bilinen paleolitik mağaraların çoğu sadece bir dönemi temsil ederken Karain alt, orta ve üst olarak kesintisiz bir katmanlaşma göstermekte ve bu katmanlardan elde edilen veriler, özellikle Avrupa ve Yakın Doğu arasındaki bağlantılar ve göç yolları hakkında fikir vermesi açısından önem taşımaktadır. Karain’den ele geçirilen Anadolu’da bilinen en eski insan kalıntılarının yanı sıra mağarada ortaya çıkarılan taşınabilir sanat ürünleri Anadolu sanatının ilk örnekleridir. Ayrıca, verdiği bitki ve hayvan kalıntıları ile Batı Akdeniz’in eski çevresinin ortaya konmasında önemli bir rol üstlenen Karain, çevresindeki diğer mağaralarla birlikte doğal ve kültürel özellikleri dolayısıyla karma sit olarak Dünya Miras Listesi’ne önerilmektedir. Mağaradaki kazılar hala devam ediyor. Prof. Dr. Harun TAŞKIRAN ile orada yaptığımız sohbette önemli bilgiler öğreniyorum. Kendisine de ilettiğim zorlu yol hakkında ise, mağaranın hak ettiği ilgiyi ve turistin gezebileceği hizmeti alamamasından dolayı çok üzgün olduğunu öğreniyorum.
Döşemealtı Bölgesi’ne KEŞİF EKİBİ ile yaptığımız 19.Gezimizden kalemime düşen KARAİN Mağarasının kara talihi notları şimdilik bu kadar. Ha bu arada Keşif Ekibi, gazeteci, akademisyen, siyasetçi ve farklı meslek gruplarının üye olduğu bir grup. Amaç; tarihi ve kültürel bölgelerimize dikkat çekmek.ve kendi güncel keşfini yaparak kamuoyunun dikkatini çekmek.
Son olarak, böylesine paha biçilmez bir doğa harikasını herkesin görmeye hakkı var. Ancak mağaraya ulaşım kilolu, yaşlı, çocuk ve engelliler için imkânsız bu durum tarihe ve insana yapılan büyük saygısızlık.
Umarım, KARAİN’in kara talihine son verilir ve mağara hak ettiği ödeneği alır, önceden sahip olduğu sonradan kapatılan ve değerli parçalarının depolarında bekletildiği MÜZESİNE tekrar kavuşur.
nilhankirdi@hotmail.com