USD35,20
EURO36,75
GBP44,32
BIST9.724,50
GR. ALTIN2.968,73
İstanbul
Ankara
İzmir
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Aksaray
Amasya
Antalya
Ardahan
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bartın
Batman
Bayburt
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Düzce
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkâri
Hatay
Iğdır
Isparta
Kahramanmaraş
Karabük
Karaman
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırıkkale
Kırklareli
Kırşehir
Kilis
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Mardin
Mersin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Osmaniye
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Şırnak
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yalova
Yozgat
Zonguldak

İNSÜLİN DİRENCİNİ KIRMAK İÇİN YAŞAM TARZINIZI DEĞİŞTİRİN

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

İNSÜLİN DİRENCİNİ KIRMAK İÇİN YAŞAM TARZINIZI DEĞİŞTİRİN

Tüm dünyada ve ülkemizde giderek artan obezite ve diyabet, “insülin direnci” olarak adlandırılan metabolik sorunu da beraberinde getiriyor. Vücuttaki yağ oranının artması insülin direncine, insülin direnci de vücutta yağ oranı artışına ve obeziteye neden oluyor. Protein metabolizması, üreme ve bağışıklık gibi birçok sistemi etkileyen insülin direncinin tedavi edilebilmesi için öncelikle beslenme ve egzersiz alışkanlıklarının gözden geçirilmesi gerekiyor. Memorial Ankara Hastanesi Endokrinoloji Bölümü’nden Uz. Dr. Canan Demir, insülin direnci ve tedavi yöntemleri hakkında bilgi verdi.

Glukoz kullanımı azalırken yapımının artmasıyla ortaya çıkıyor
İnsülin direnci, insülinin dolaşımda bulunmasına rağmen glukoz, yağ ve protein metabolizmasındaki biyolojik etkilerini gösterememesidir. Dokularda insülinin aracı olduğu glukoz kullanımının azalması ve karaciğerde glukoz yapımının artması ile ortaya çıkan metabolik bozulma, insülin direncinin temelini oluşturmaktadır. İnsülin direnci, tip 2 diyabet, hipertansiyon ve polikistik over sendromuna eşlik etmektedir. İnsülin direnciyle alakalı metabolik durumun değerlendirilmesinde; açlık ve tokluk kan şekeri, HbA1c değerleri bakılmalıdır. Gerekli durumlarda şeker yükleme testi yapılabilir.

Bu değerlere dikkat!
Metabolik sendrom kriterlerini taşıyan bireylerde insülin direncinin de bulunduğu kabul edilmektedir. Aşağıdaki kriterlerden en az ikisinin mevcut olduğu kişilerde insülin direncinin de olduğu kabul edilerek değerlendirme yapılmalıdır.
Bel çevresi kadınlarda 80cm, erkeklerde 94cm üzerindeyse
Açlık kan şekeri 100mg/dl’den yüksekse
Kan basıncı 130-85mmhg üzeri veya hipertansiyon tanısı ile antihipertansif ilaç kullanımı varsa
Trigliserid düzeyi 150mg/dl’nin üzeri veya HDL-kolesterol(iyi kolesterol) kadınlarda 50mg/dl erkeklerde 40mg/dl’den düşükse
Ailesinde insülin direnci olanlarda daha sık görülüyor
İnsülin direnci veya tip 2 diyabeti olan kişilerin yakınlarında genetik faktörlerin etkisi ile insülin direnci daha sık görülmektedir. Ayrıca hareketsiz yaşam, yüksek kalorili beslenme gibi faktörler de insülin direnci gelişimine yol açmaktadır. Kas, yağ doku ve karaciğer, insülin direncinden etkilenen dokulardır.

Şok diyetlerden uzak durulmalı
İnsülin direnci tedavisinde ilk adım, yaşam tarzı değişiklikleridir. Tıbbi beslenme tedavisi, hareketin artırılması, uyku düzeninin sağlanması ve sürdürülebilir olması önemlidir. Tıbbi beslenme tedavisi; bireyin yaşı, cinsiyeti, fiziksel aktivite ve yaşam şekline göre kişiye özgün olarak belirlenmelidir. Beslenme programı tüm besin ögelerini yeterli ve dengeli bir şekilde içermelidir. Kısa dönem şok programlar uygulanmamalıdır. Vücut ağırlığının 6 ayda yaklaşık %5-10’unun azaltılması hedeflenmelidir. Bireyin günlük mevcut kalori alımı hesaplanmalı ve ortalama 400-600 kcal azaltılmalıdır. Haftalık 0.5-1kg ağırlık kaybı hedeflenmelidir. Dengeli beslenme programı 4-6 öğünden oluşmalıdır. Sık aralıklarla beslenme bir sonraki öğünde fazla yemeyi önler. Günlük protein alımı toplam kalorinin %20-35’ini oluşturmalıdır. Proteinin yeterli miktarda alınması tokluk hissi ve yağsız vücut kitlesini koruması açısından önemlidir. Şeker gibi basit karbonhidratlar yerine, tam tahıl ürünleri ve baklagiller gibi kompleks karbonhidratlar tercih edilmelidir.

Bazı hastalara ilaçla tedavi önerilebilir
Yaşam tarzı değişikliğini uygulayamayan veya yarar görmeyen hastalara metformin içeren ilaçlarla tedavi önerilebilir. Bu ilaçlar iştah ve hafif kilo kaybı etkisi gösterir. Metformin özellikle HbA1c % 5.7-6.4 arasındaki açlık ve/veya tokluk kan şekeri normal sınırın üzerinde olan, gebelik diyabeti öyküsü bulunan, vücut kitle indeksi 35’ten büyük hastalarda diyabet gelişme riskini %30 azaltmaktadır.

İNSÜLİN DİRENCİNİ KIRMAK İÇİN YAŞAM TARZINIZI DEĞİŞTİRİN

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.
Giriş Yap

Antalya Kadın ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!