Şimdi sen sağ ben selametle,
Aklımın almadığı,yüreğime ağır gelen birşey var.
Anlatsam anlayamacağın,sorsam cevaplayamayacağın bir yığın beni deli eden sorular var.
Hangi sonbaharın rüzgarında kaybettin insanlığını,söyler misin bana?
Hangi yağmur damlasında toprağa gömdün ruhunu?
Hangi kışın yağan karında dondurdun adamlığını?
Sahi,hangi güneşin ardına sakladın vicdanını?
Hangi mevsime aldandında koyverdin gitti benliğin be adam?
Cevabı yok biliyorum.
Bir masalın en kötü kahramanı,
Bir filmin en sancılı sahnesi,
Bir hikayenin en hüzünlü vedasıydı senin hayattan anladığın.
Mutluluk ruhundan uçup gideli yıllar olmuştu ki belli ki…
Adını bile hatırlayamayacak kadar unutmuştun o duyguyu.Işte bu yüzden beni anlamıyordun.
Gülen yüzümün mutluluğu sana yabancıydı.
Ne zaman gülen gözlerime baksan
bıçak gibi kesip atıyordun bende ki tüm heyecanı.
Şimdi kim kimden özürdilemeli?
Hangimiz bir diğerine bir hayat borçlu?
Onca soru sordum,hadi birini ben cevaplayım.
Kim kimden özürdileyecek? dedim ya hani, veriyorum cevabını gamsız adam.
Ben senden özürdiliyorum!
Niye mi?
Seni yanlış tanıdığım için özürlerin bini bin olsun adam.
Hadi bakalım şimdi yüreğin varsa bir diğerini de sen cevapla.
Sen bana olan borcunu ödeyecebilir misin?
Alacak verecekten oldu bitti korkarsın ve kimseyede borçlu değilsindir,bilirim.
Lakin senin bilmediğin birşey var ki; o da, asla ödeyemeyeceğin bir hayat borcun var bana adam.
Şimdi sen sağ,ben selametle…
EYLÜL AYCA KARAKUŞ