USD35,20
EURO36,75
GBP44,32
BIST9.724,50
GR. ALTIN2.968,73
İstanbul
Ankara
İzmir
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Aksaray
Amasya
Antalya
Ardahan
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bartın
Batman
Bayburt
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Düzce
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkâri
Hatay
Iğdır
Isparta
Kahramanmaraş
Karabük
Karaman
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırıkkale
Kırklareli
Kırşehir
Kilis
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Mardin
Mersin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Osmaniye
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Şırnak
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yalova
Yozgat
Zonguldak

Antidepresan tedavisi kişiye özel olmalı

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Antidepresan tedavisi kişiye özel olmalı

Sınav stresi ya da günlük yaşamın getirdiği stresle başa çıkmada doktor tavsiyesi olmadan antidepresan kullanımının pek çok yan etkisi olabileceğine dikkat çeken uzmanlar, kişiye özel tedavinin önemini vurguluyor. Her türlü ilaç tedavisinde hastanın daha önce geçirdiği hastalıkların mutlaka bilinmesi gerektiğini belirtiyorlar.

Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Beyin Hastanesi’nden Psikiyatri Uzmanı Prof. Dr. Sermin Kesebir, giderek artan bilinçsiz antidepresan kullanımının zararlarına dikkat çekti.

Antidepresanları duygudurum bozukluklarında, majör depresif bozukluk tek epizot ve majör depresif bozukluk ve anksiyete bozukluklarında kullandıklarını belirten Prof. Dr. Sermin Kesebir, “Hastada bu tanılar varsa genelde bir antidepresan tedavisine başlıyoruz. Uzunca bir süredir antidepresanların intihar riskini artırdığı ya da çok da masum olmayan bedensel birtakım yan etkileri olduğuna dair de teorik bilgilerimiz var. Ancak elbette burada göz önünde tutulması gereken değişkenler var. Tanıdan başka hastanın bireysel özellikleri geliyor. Bireysel özelliklerden kişinin yaşı, cinsiyeti, eşlik eden genel tıbbi durumun varlığını kastediyoruz” diye konuştu.,

Kişiye özel tedavi, en etkin tedavi

Kişiye özel ilaç kullanımının önemine de işaret eden Prof. Dr. Sermin Kesebir, ilacın kişinin özelliklerine uygun şekilde verilmesi gerektiğini belirterek kişiye özel tedavinin en etkin tedavi olduğunu vurguladı. Özellikle antidepresan tedavisinde ilacın dozunun mutlaka bireyin hastalık öyküsüne uygun şekilde yapılması gerektiğini belirten Prof. Dr. Sermin Kesebir, psikiyatri ilaçlarında dozun, hastanın kan düzeyine bakılarak ayarlanması gerektiğini kaydetti.

Psikiyatrik bozukluk tanısının yanında hastanın fiziksel hastalık öyküsünün çok dikkatle ele alınması gerektiğini ifade eden Prof. Dr. Sermin Kesebir, “Hastanın geçmişindeki hastalık öyküsünün mutlaka bilinmesi gerekiyor. Hasta bu öyküde ilaç tedavisine nasıl yanıt vermiş? Daha önce kullandığı birtakım ilaçlara yanıt nasıl olmuş? Bebeklik çağında geçirilmiş ateşli havaleden alerjik bir durumunun olup olmadığına kadar tüm detaylar mutlaka öğrenilmeli. Çocukluk döneminde kronik tonsillit bademcik enfeksiyonunun var olup olmadığı bilinmeli” uyarısında bulundu.

Aile öyküsü önemli ipuçları veriyor

Bireysel özelliklerden sonra aile öyküsünün de çok önemli olduğunu belirten Prof. Dr. Sermin Kesebir, “Ailede mevcut bedensel, fiziksel hastalıklar hangileri, yine aile öyküsünde herhangi bir alerjik durum var mı? İlaçlara yanıt nasıl oluyor? Bu öykülerden sonra başka tetkik anlamında yapılacak bir şey var mı, o sırada herhangi bir enfeksiyonun olup olmadığına dair soruların da yanıtı mutlaka alınmalı. O vakte kadar bilinen bir öykü olmayabilir ama o sırada metabolik ve endokrin durum ne alemde bunun da mutlaka araştırılması lazım. İlk akla gelen tiroide bakmaktır. Hastanın glukoz metabolizmasıyla ilgi bir problem var mı, vitamin düzeyleri nasıl ona bakmak gerekmekte. Vücudun sıvı elektrolit dengesi de mutlaka analiz edilmelidir” dedi.

Hastanın ilacı metabolize etme hızı önemli

Hasta öyküsünde riskli bir durum görülmesi halinde farmakogenetik özelliklerin de incelenmesi gerektiğini ifade eden Prof. Dr. Sermin Kesebir, “Hasta bir ilacı yavaş mı hızlı mı metabolize ediyor, onu irdelemek gerekir. Karaciğerden, böbrekten atılan ilaçlar farklı farklı etkilere neden olabilmektedir. Bu bağlamda karaciğer ve böbrek fonksiyon testlerine bakmak gerekli olabiliyor. Bireysel özellikler, aile öyküsü bizim tanı ve tedavi seçeneğimiz. Bunlar değerlendirilmeli. Bu sadece antidepresanlar için değil, herhangi bir ilaç başlanmadan önce mutlaka yapılması gereken aşama ve değerlendirmeler olmalıdır” diye konuştu.

Kan örneğinden etkili ilacın dozu belirleniyor

Üsküdar Üniversitesi Prof. Dr. S. Tuncel Özden Farmakogenetik Laboratuvarı Sorumlusu Uzm. Ecz. Selma Özilhan ise psikiyatri alanında kullanılan tüm ilaçların ilaç kan düzeylerine bakarak, hekime ilacın etki dozu aralığına ilişkin bir tablo sunduklarını söyledi.

Laboratuvar olarak tek kan düzeyinden yaklaşık 60 ilacın analizini yaptıklarını, bireylerin fenotipi hakkında hekime bilgi verdiklerini belirten Özilhan, bireylerin ilacı metobolize edişlerini bu tetkiklerle gözlemlediklerini ifade etti. Buna göre de hastaya etki edecek en uygun dozu belirleyebildiklerini dile getirdi. Özilhan bunu ileri teknoloji kullanarak yaptıklarını söyledi.

Antidepresan tedavisi kişiye özel olmalı

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.
Giriş Yap

Antalya Kadın ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!