USD35,20
EURO36,75
GBP44,32
BIST9.724,50
GR. ALTIN2.968,73
İstanbul
Ankara
İzmir
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Aksaray
Amasya
Antalya
Ardahan
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bartın
Batman
Bayburt
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Düzce
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkâri
Hatay
Iğdır
Isparta
Kahramanmaraş
Karabük
Karaman
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırıkkale
Kırklareli
Kırşehir
Kilis
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Mardin
Mersin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Osmaniye
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Şırnak
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yalova
Yozgat
Zonguldak

AHIRDAKİ İNEK miyiz?..

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

AHIRDAKİ İNEK miyiz?..

 

Kadına şiddet olmasın dedikçe, şiddetin inanılmaz boyutlara ulaştığı bir dönem içinde bulunmaktayız farkındaysanız. Acaba ters etki mi yaratmakta bu kadar vurgu? Bazıları özelliklemi, inadına mı kadına bu hareketleri reva görüyorlar.

 Hiçbir kadının, yaşama hakkı erkeğin elinde değildir. Kimsenin yaşama hakkının kimseye ait olmadığı gibi… Yaratanın verdiği canı, yaratan alır. Her koyun kendi bacağından asılır, günahlarının vebalini ödeme kişinin tasarrufunda ve yaradanın takdirindedir. Kadını kendi malı gibi gören ve aklı sıra namusunu koruma ve temizleme ilkel toplum baskısı ve tabularına sığınarak, kadına ahırdaki ineği muamelesini yapan erkek egemen zihniyeti kınıyorum.

  “Kadına şiddet uygulayan erkek değildir.”  Kadınlar günü nedeniyle TV lerde bir film döndürülmüştü. Kadının şiddet görürken gösterildiği ancak uygulayanın hiç görünmediği çok başarılı bir eğitici filmin sonu, o cümleyle bitiyordu.  “Kadına şiddet uygulayan erkek değildir.”  Diyor ve zaten filmde hiçbir erkek de görülmüyordu o filmde..

 Filmin ana konusu şiddet uygulayan erkeklerin, erkek yerine konulmayacağı ve erkek olarak da algılanmaması gerektiği… Kim kurguladı ve hazırladıysa tebrikler.

 Ancak görüyoruz ki toplum içinde şiddet her geçen gün daha bir artmakta.. Son yapılan ankette göre kadına şiddet yüzde, bindörtyüz oranında artmış, yanlış duymadınız tüm bu vurguya ve bilinçlendirmeye rağmen durum budur. Çocuklandıktan sonra evliliğinde şiddete rağmen hiçbir kadın, sabrının son damlası tükenene kadar evliliğini bitirmeyi istemez. Bence bunun içindir dayağa ve her türlü şiddete rağmen süren evliliklerin tek sırrı..

Ülkemizde kadınların tacizler ve ölümler karşısında birlik olması gerekiyor diye sürekli söylemler yapılır ancak dikkatleri çekmekte olan, şiddet gören kadınların bu söylemlere ve şiddet görmelerine rağmen genellikle sessiz kalmalarıdır. Bana şiddet uygulanmıyor ama uygulananlara bir kadın olarak baş kaldırıyorsam, o kadınların daha fazla sesini yükseltmesi gerekir ki, sorunlar toplumsal anlamda büyük bir tepki eylemine dönüşsün. Yani burada beklentilerde bir sorun var aslında ve de eğitim düzeyinde. Beklentiler de önemli tabi, eğer evlendiğin erkek sana yetiştiğin aile yaşamından biraz daha fazla rahatlık sağlıyorsa, o kadın saçını süpürge etmeyecek de, kim edecek?

Tabi babaya saygı ile yetişmiş bir kadının zaten kocasına söz söylemeye hakkı yok, kocasının “aferin lan yemeği de güzel yapmışsın” lafına sanki iltifat edilmişçesine sevinmesi, öyle koşullarda yetişen bir kadın için gayet olağan…

Off, ben bile yazarken sıkıldım inanın, ama öyle olunması isteniyor gibi geliyor bana, eşlerimiz ve toplumumuz tarafından… Oysa en güzeli karşılıklı saygı değil midir?  Her ne kadar kadın erkek eşittir denilse de, bunun lafta kaldığını hepimiz iyi biliriz.. Evlilikte bu kavramlarla yaşamayı öğreneceğiz. Çünkü bu kavramları değiştiremiyoruz değişemeyen kavramlara bireysel baş kaldırılar da pek işe yaramıyor. Önemli olan toplumsal bakış farklılıkları…

Aslında kadın olmak öyle pek masraf gerektirmeyen, doğrudan toplumun kurallarına uyarsan rahat ve sorunsuz, evliysen kocanın sözü, evli değilsen ailenin direktifleri ile kaygısız, bir de ev işlerinden anlıyorsan baya pohpohlanarak yaşayabileceğin bir statü.  Kolayı ve istenileni bu olsa da kadın, gösterilen yönergelerle değil, kendi olmak istediği gibi hayatını kendi tercihleriyle yaşam hakkına saygı duyulmasını istemektedir sözün özünde. 

 Yaşam hakkına saygıdır,  beklentisi…

 

nilhankirdi@hotmail.com

 

 

 

AHIRDAKİ İNEK miyiz?..

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.
Giriş Yap

Antalya Kadın ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!