Nerde Kardeşlik ? Nerde İnsanlık ?
HÜDAPAR, HDP ve PKK vandalizmin pimini çekti. Güneydoğu ve Doğudaki tabanı ile bilinen bu partiler tüm ülkeyi saran olayların sorumlusu. HÜDAPAR’ın temelleri Hizbullah’a dayandırılıyordu, ancak parti yönetimi bunu reddetti. Ülkeyi bu noktaya getiren kaos lobisi iş başına geçti ve pekçok il bir anda savaş alanına döndü. Ne dediler ? Kobani düşerse Ankara düşer, Türkiye düşer. İşte TEHDİT açık ve net sonrasında durum ortada.
Onlar tüm bunların sorumluluğunu hükümete bağlıyorlar aslında tepkileri sadece IŞİD değil, Ak Partı en büyük hedefleri çünkü arzu ettikleri süreç düşündükleri boyutta işlemiyor. IŞİD’i ise hükümet besledi ve görsün gününü şimdi mantığındalar.
KÜRT’lerden Nefret Etmek İstemiyorum ama kan donduran görüntüler buna bu dönemde mani oluyor. Sevdiğim, saydığım nice Kürt arkadaşım var. İyilikleri ve misafirperverlikleri insanlıkları her zaman bambaşkadır gözümde ve elbette Kürt’lerinde büyük bölümü bu olayları benimsemiyor ancak hepsi yakın oldukları parti tarafından alınan kararlara uymak zorunda kalıyor. Başlarını eğiyor oysa her zaman aklı selim olmak gerekli. Allah insana akıl vermiş mantık vermiş. Ve işte böyle zamanlarda bunu kullanmak gerek.
Ülkeyi gördükçe pekçok vatansever gibi sinirlerim bozuluyor. Bu nedir yaa? Sen bu ülkeyi savaş alanına nasıl çevirirsin kardeşim? Kardeş misin? Düşman mısın? Kim istiyor Kobani’deki olayları? Bahaneniz IŞİD ise.. Hadi gidin Kobani’de çıkartın bu olayları da işe yarasın.
Benim bayrağıma el nasıl uzatırsınız? Bayrağa saygı duymayan insanın bu topraklarda yeri yok. Atatürk’e nasıl saldırısınız? Nerde Kardeşlik ? Nerde İnsanlık ? Sen bu ülkenin vatandaş kimliğini taşıyorsun. Doğu daki kaçak elektrik tüketimin bedellerini tüm ülke olarak bizler ödüyoruz. Bu ülkenin koşullarında emekli olup, emekli aylığını almaktasın en iyi koşullarda sağlık hizmetini kullanmaktasın. Dilini, dinini özgürce yaşamakta ve konuşmaktasın. Ülkenin her türlü imkânı en iyi şekilde değerlendiriyor, fırsatları hiç kaçırmıyorsun.
En güzel , özel bölgelerde her yerde özgür, hür çalışıp yaşamaktasın. Derdin ne kardeşim? Rahatlık mı battı ? İşte Suriye, işte Filistin, işte Mısır.. Türkiye’yi o duruma sokarak kendi rahatını ve bindiğin dalı kesmekte olduğunun farkında değil misin ? Bu ne sorumsuzluk? Kendine gel kardeşim…
Sokağa çıkma yasağı ilan edilerek olaylar dizginlenmeye başladı. Tam 22 yıl aradan sonra asker yine sahnede.. Canım askerim benim için bu ülkenin en güvenilir dinamiği TÜRK SİLAHLI KUVVETLERİ’dir. Ve işte böylesi günlerde bunu çarpıcı şekilde görebilmekteyiz. Kim ister asker devreye girsin ama polis yeterli olmayınca tüm kolluk güçleri rolünü oynamak zorunda.
Bu ülkeyi savaş alanına çevirip bir de fırsatçılık yapıp nasıl yağmalar sınız ? Ve insanlar.. Yanmış, yakılmış marketleri , dükkanları nasıl yağmalarsınız? Yazıklar olsun size.. Çocuklarınızı, gençlerinizi neden dizginlemezsiniz? Yazık değil mi ölen gençlere. Hani analar ağlamamalıydı. Sokaklara saldığınız yüzlerini kapatan ellerine taş alan her evladınızdan sizler sorumlusunuz. O atılan taşlar birgün döner kendi beyninizi yarar unutmayın.