Belgeli RÜŞVET’in gerisindekiler../Nilhan KIRDI yazdı
Yine toz duman, TÜRKİYE, İRAN, SURİYE arasındaki üçgende ciddi rüşvet döndü, kara para aklandı. Bu olaylar olduğu sırada İç İşleri Bakanına da ulaşılamadı!. Rüşvet sahte belge ve yolsuzluk hatta çetecilik gibi çok ciddi iddialar var..
Ebru Gündeş’in eşi Reza ZARRAB hayali şirketler kurarak 87 Milyon Euro aktardı. Kilit isim ZARRAB tüm isimleri kaydetmiş. Hangi bürokrata, kişilere ne kadar rüşvet verdiğini yazmış yani belgelemiş. Rüşvetin belgesi olmaz diyenler yanılıyor artık rüşvetin de belgesi var..
Şimdi Devletin içerisinde bir çete olduğuna dair önümüzdeki günlerde soruşturma da başlayacak gibi.. Karşıdaki çete kim? Deliller ve soruşturma sonucunda bu düğüm nasıl çözülecek? Merakla bekleyeceğiz.. Yani kazanlar çok kaynayacak ve çıkan sonucu hep beraber göreceğiz tabii izin verilirse. Ha çıkan sonuç dedik ama bu olaya imza atan Emniyet görevlileri soruşturmadan, başbakanlık kanalıyla el çektirildi. Yerine yeni atananlar görevlendirildi şimdi aklınız biraz daha karışmadı mı? Konuyu açığa çıkaran kişilerin sorgulama sürecinde görevleri başında olmaları, başladıkları işi bitirmeleri gerekmez miydi? Neydi bu acele ve değişimin nedeni?!
Hal böyle olunca gözler GÜLEN’e çevrildi çünkü birkaç gün öncesinde GÜLEN’e yakınlığıyla tanınmış olan Hakan ŞÜKÜR AKP’den istifa etti. Ancak Fettullah GÜVEN’in avukatı aracılığıyla yaptığı açıklamada, Avukat ERDEMLİ soruşturmayla ilgimiz yoktur, kötü niyetli ve hayal mahsulü iddialardır. Dedi.
Genel duruma şöyle bir bakınca ; Neden bu operasyon 17 Aralık da yapıldı ? Gündemde Şeb-i Aruz törenleri vardı üstelik. Ancak operasyon erkene alındı çünkü delillerin yok edilme ihtimali oluşmuştu. Daha fazla delille teknik takip yapılacakken, şüphelilerin fark etmesini fark eden yetkililer, operasyonu erkene almak gibi bir karar verdi. Ve Ankara Emniyeti’nin haberi dahi olmadan İstanbul dan baskına gidildi. Şüphelilerin görüntülenebilmeleri hastane kontrolleri sırasında gerçekleşti bazıları uzun uzun görüntülendi, bazıları ise görüntülenemedi. Dolayısıyla gözaltına alınanlarda da bir kategori ve statü farkı o kadar belli olmaktaydı ki… Barış Güler, Reza ZARRAB, Ali AĞAOĞLU gibi isimleri görüntülemek mümkün olamadı. Polis niye statü sahiplerini gizledi, diğerlerinin uzun uzun görüntülenmelerine izin verdi?
Muhalefet yerinde duramıyor adeta TBMM deki görüşmeler tartışma ve hakaretlerle dolu. KILIÇDAROĞLU ise Polisleri görevden almak AKP’nin suçu kabul ettiğini gösterir diye bir açıklamada bulundu. Neden araştırma yapmalarına izin verilmedi diyen muhalefet bu işin sonu nereye kadar giderse gitsin peşindeyiz diye isyan etti. Oyun bittiğinde şahla piyon aynı torbaya girer, oyun bizce bitmiştir. Dediler.
Ve Çevre Bakanı Erdoğan BAYRAKTAR için fezleke düzenlendi. Bayraktar ile ilgili fezleke Adalet Bakanlığı üzerinden meclise gönderilecek.. Bu olaylarla birlikte 4 Bakanın adı geçmişti. Fezleke ile mecliste bomba şimdiden patladı.. Ancak Başbakan ERDOĞAN bu işin içinde bir art niyet olduğunu belirtmiş olsa da akıllardaki en büyük soru işaretini soruşturmayı başlatan kişilerin bizzat görevden almış olması oluşturuyor. Üstelik Fatih Belediye Başkanı’nın sorgusunda İmara açılması için bazı yerlerin meclisten kararının çıkartılmasının boyutunu Bilal ERDOĞAN’a dayandırması bu işin iyice karışacağını gösteriyor.
Ortalık şimdi TOZ. DUMAN…
